Aslan'ın yaşadığı dejavu
Galatasaray, Avrupa'da bir kez daha eşiği atlayamadı. Kıyısına kadar gelinen kalıcı başarı, bu şartlarda maaleser biraz zora girdi.
Monaco deplasmanına giderken, rakibin durumu düşünüldüğünde galibiyet umudu vardı. Atletik ama savunma zaafları olan bir ekibe karşı, Galatasaray'ın daha üretken olması beklenirdi. Aslında ilk yarıda oyunun kontrolü sarı kırmızılılardaydı ancak ilk gol gelmeyince, arka arkaya pozisyonlar kaçınca şartlar değişti. İlk 45 dakika Sara çok koştu, Barış çok mücadele etti, Jakobs özellikle hücumda etkiliydi fakat son vuruş ve final paslarında takım olarak başarısızlık yaşandı. Şampiyonlar Ligi seviyesinde, deplasmanda bu kadar pozisyona girince skor yapmalısınız.
İkinci yarıya etkili başlayan taraf Monaco'ydu. Hücumda istekli görünen ev sahibi takım, penaltı da kazandı. Uğurcan'ın başarıyla kurtardığı penaltı, Galatasaray'ı harekete geçirebilirdi fakat olmadı. Her geçen dakika fiziksel ve mental olarak geri giden Galatasaray, arka arkaya pozisyon vermeye başladı ve tahmin edilen gol geldi.
Karşılaşmayla alakalı 3 istatistik çok dikkat çekici. Gördüğü kartlarla dikkat çeken Monaco, 90 dakika boyunca kart görmedi. Rakibi hataya yeterince zorlayamadık. İkincisi, Osimhen'e hiç faul yapılmadı. Sezonun kalanında Osimhen'in ilk 11'de olduğu hiçbir maçta bir daha böyle........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Waka Ikeda
Daniel Orenstein
Grant Arthur Gochin