Ders alınsaydı tekerrür mü ederdi!

Bismillahirrahmanirrahıım
Bizleri; Yeryüzünün en üstün ve en şerefli varlığı insan olarak yaratan, akıl nimetiyle donatan, sayısız nimetlerinin en üstünü Müslümanlardan kılan ve kurduğu Dünya ve diğer Âlem sofrasında sayısız nimetleriyle yaşatan ve tüm nimetlerinin hesabını hepimize bir nefes yakın olan ölümümüzle başlayan Kabir Hayatımızdan itibaren Ahiret ’in büyük buluşma ve duruşma gününde soracak olan Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah’ımıza hamd ve Eşsiz Önderimiz, Sevgili Resulümüz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Resul Efendilerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Hocalarımıza, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olan Mümin kardeşlerimize, Din ve Vatan muhafızı Şehid ve Gazilerimize salât ve selam olsun!

Hiç düşündünüz mü? Emperyalist ülkelerde niçin ihtilal ve gerekçesi terör yok? Çünkü bu ülkelerde, başka ülkelerin çıkarları adına çalışan vatan haini taşeron örgütler, işbirlikçi medya-sermaye ve en önemlisi Mandacı partiler yok da ondan!

Peki ya bizim gibi; kalkınma mücadelesi veren ülkelerde? Ya fiili işgal veya kaos var, göç var! Ve nedense hep anarşi ve isyan var!

Bir düşünelim; ülkemizin ve milletimizin yüzü gülmeyedursun, hemen iç ve dış mihraklar harekete geçerek sevincimizi kursağımızda bırakmıyorlar mı?!

Geçmişe bir bakın; ülkemizi kalkındırmaya çalışan iktidarları yıkmak için bir kısım sivil toplum örgütleri, bazı sendikalar, medya ve iş dünyasındaki postal yalayıcı sermaye grupları ve siyasetin içerisinde gücünü kaostan alan, milletin oyuyla değil, namlunun ucuyla iktidara gelme hevesleri taşıyanlar bu ihtilallerin taşeronluğunu üstlenmediler mi?

Ve bu durum bugün de aynen devam etmiyor mu? Basın Ekspres yolu; Kandil, Londra, Telaviv gibi çalışmıyor mu?

Ankara, bir kısım kravat giymiş, takım elbiseli teröristlerin kahrını taşımıyor mu?

Dün; 1960 İhtilaline gerekçeyi üniversite talebelerini teröre bulaştırarak hazırlamadılar mı? Talebe hareketlerini bastırma adına bir Başbakan ve iki Bakanı idam ettirmediler mi? Sadece iktidar milletvekillerini Yassı Ada’ya mahkûm etmediler mi? 1950’li yıllarda CIA ve MOSSAD’ın kontrolündeki Özel Harp (Kontrgerilla- Gladyo) Dairesi’ni Ankara’da kimlere kurdurttular?

Dün bu daire içinde vatana hizmet ettiğini düşünen ve kullanıldığını daha sonra anlayan Milliyetçi-mukaddesatçı ve antiemperyalist çizgide duranların pişmanlıklarını........

© Haber Vakti