menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir milletin dirilişi: Suriye İnkılâbının ilk yılı ve Şaraa’nın yürüyüşü

9 1
09.12.2025

Ateşten geçen bir millet, mazlumdan doğan bir lider ve yeniden yazılan bir kader… Suriye, ilk yılında direnişten inşaya uzanan uzun bir yürüyüşe şahitlik ediyor.

Değerli Kardeşlerim…

Bugün Suriye İnkılâbının birinci sene-i devriyesi…
Takvim bir yıl göstermiş olabilir; fakat yaşanan acılar, gözyaşları, feryatlar ve umutlar bir asra bedel bir yıl oldu.

Bir yıl önce mazlum bir millet, zifiri karanlığın içinden başını kaldırdı ve bütün dünyaya haykırdı:

“Biz varız! Biz özgürlük istiyoruz! Biz insan gibi yaşamak istiyoruz!”

Tanklar yürüdü, uçaklar bombaladı, şehirler yandı…
Çocuklar toprağa düştü, analar gözyaşı döktü, babaların omuzları çöktü…

Ama bir şey olmadı:

Suriyeli kardeşlerimiz diz ÇÖKMEDİ!

Ve diz çökmeyen milletin içinden bir isim ateşten bir nehir gibi yükseldi:
Halkıyla aynı cephede yürüyen, savaşın tozu toprağıyla yoğrulmuş Ahmed el Şaraa…

Bu birinci sene-i devriye, sadece bir anma günü değildir;
Bir yeniden doğuşun mührüdür.

Zamanın Ruhunu Yakalayan bir LİDER

Tarih bazen öyle bir an seçer ki, koca bir milletin kaderi tek bir adamın omzuna yüklenir.
Bugün Suriye’de o adamın adı Ahmed el Şaraadır.

Savaşın alevleri her yeri sardığında, herkes kaçışırken o halkının önünde durdu.
Silahını kuşandı, sarığını sardı ve dedi ki:
“Bu topraklar bizimdir; biz bırakmadan kimse alamaz!”
Bu duruş, bir liderlikten öte bir diriliş çağrısıydı.
Ve ben o anda tarihin başka bir sahnesini hatırladım…

Rus-Afgan savaşında meşhur bir şeyhe,
“Tarikatınızın zikir halkaları dağıldı mı?” diye sorduklarında şeyh şöyle cevap vermişti:
“Hayır evladım…
Zikir halkalarımız cephede kuruluyor.
........

© Haber Vakti