Uyusun da büyüsün, ninni!

İsrail Güvenlik Bakanı Itamar ben Gvir: "Mescid-i Aksa'ya Sinagog inşa edeceğiz" demiş.

Bilmiyorduk, öğrendik (!?)

Adamlar davul çala çala geliyorlar. “Kırmızı düve” ritüeli neyi anlatıyordu? Mescid-i Aksa’nın altı arkeolojik kazı bahanesi ile niçin boşaltıldı? Netanyahu BM Genel kurulunda Türkiye’nin güney sınırlarını gösteren Nil ile Fırat arasını kapsayan “Büyük İsrail Haritası”nı göstermedi mi?

Tabii başta Türkiye olarak İslam İşbirliği Konferansına üye ülkelerin dışişleri bakanlarının bir kısmı çok sert bir biçimde kararı kınadı.

Tabii, bu açıklama karşısında ne İslam Konferansı ne de Arab Birliği acil bir toplantı çağrısında bulunmadı. Biliyorlar çünkü böyle bir toplantıdan bir sonuç çıkmaz. Onlar da BM’yi göreve çağırdılar. BM’de bir yaptırım kararı alacaksa, konu BM Güvenlik Konseyine götürülecek, oradan çıkacak karar da belli. Eee.. Hani dünya 5’den büyüktür diyorduk ya. Şangay’a götürün diyeceğim, İslam ülkelerinin sorununu Hristiyan ya da dinsiz, İslamofobik ülkeler çözecekse bu “İslam ülkeleri” ne işe yarar. Hadi, Uluslararası Ceza Mahkemesini görece çağıralım. Oraya başvuran da başka bir Hristiyan ülke. Biz ya yeni bir başvuruda bulunalım ya da mevcut davaya ek yapalım diyeceğim de Gvir ve Netanyahu’yu hangi ülke tutuklayacak?

Bakın bu “İslam ülkesi” dediğiniz ülkelerin çoğunun rejim, iktidar. Ve sınırlarını uluslararası sistem belirledi. Darbeler, demokrasicilik oynarken halkın yanlış tercihi(!?) i düzeltmek için yapıldı. Terör yola gelmeyen halk ya de iktidar kesimini yola getirmek için “Uluslararası sistemin elindeki sopa”dır. Seçim sandığı bu gibi ülkelerde büyük ölçüde illüzyon sandığıdır. İki temel fonksiyondan biri, halkın kendisinin seçimini yaptığına inandırmak. İkincisi de, beyaz efendilerimizin tercih ettikleri iktidarı sandıktan çıkartmak.

Basın onların elinde. Sermaye de STK’da, Akademi, Sanat, Kamuoyu şirketleri, masonik, derin yapılar, Cemaat yapıları büyük ölçüde onların kontrolünde ve tabi terör örgütleri de. Ekonomi ve dış politika içeride siyaseti şekillendirmek için iki önemli imkân batılıların elinde. Hele bugünkü sosyal media ve artırılmış sanal gerçeklik, eğitimle formatlanmış zihinler, bugünkü denetim ve bürokrasi kontrolündeki uluslararası sistemin sözleşme hükümleri ve standartları ile bu işler bu kadar oluyor.

Halkı ikna etmek için gerektiğinde “Hafize Hanım”ı Merkez Bankasına getirir, “Politika faizi belirlersiniz, gerektiğinde NAS dersiniz, nasıl olsa liderine, örgütüne, Şeyhine, din ve devlet büyüklerine iman etmiş bir halk üretildi İslam dünyasında. Hele bir de “Kosher”den kopyalama “Helal “sertifikası ile bu millete ne verirsen yer artık. “Sentetik et”i bile yedirirsiniz. Fetva dediğin ne ki, dünyada parayı vermeden de fetva verecek birilerini bulmak zor değil.

Rahmetli Timurtaş Uçar hocanın oğlundan “Spor Toto ve Milli piyango Genel Müdürü imal edenler” için bu işler zor değil. Timurtaş hoca ve oğlu, hasretle ve özlemle, diriliş gününde bu işi yapanları bekliyor olacak. Ve biz, merak ettiğimiz ve bugün kabullenmekte zorlandığımız bu büyük Transformasyonun nasıl olduğunu o gün öğreneceğiz. Bu ifritten işlerin kılını çekmez akıl. Yunus Bekir UÇAR’ın kalbi iyi dayanmış bugüne kadar. Timurtaş hocanın oğlu Milli Piyango ve Spor totonun başında olunca Lise, Üniversite gençliğine, esnafın oğluna nasıl........

© Haber Vakti