KIRILMIŞ BİR KALBİN DE BİR ÖMRÜ DE YENİDEN BAŞLAR

Canım kadın…

Dünya bazen bize sadece güçlü anlarımızla bakıyor.
Bir de parladığımız yerlerle…
Ama kimse bilmez; her ışığın önce karanlıkta yandığını.

Bugün sana, herkesin sadece “ikon” olarak tanıdığı bir kadının, aslında nasıl küllerinden doğduğunu anlatacağım.
Çünkü o hikâye, senin gibi her gün yeniden doğan kadınların hikâyesidir.

Dünyanın hayran olduğu bir kadın vardı…
Güzel, güçlü, parlak.
Ama kimse bilmezdi ki o da bir dönem hayatın merhametsiz yüzüne çırılçıplak kalmıştı.

Çocukluğunu panik ataklarla geçirdi…
Ergenliği kendini yok saydığı yıllarla.
Dışarıdan “asi”, “delidolu”, “farklı” diye okunan şey,
aslında içindeki çığlığın dışarı taşmasıydı.

Acıyla tanışmayı çok erken öğrendi.
Duygularını bastıramadığı için değil,
onları taşıyacak kimse olmadığı için yaralandı.

Dünyanın en büyük sahnesine çıktığında bile içindeki boşluk susmadı.
Parladığı her an, içinden bir yer eksiliyordu.
Kimse bilmezdi;
o kırmızı halıda yürürken bile ruhu ayakta kalmak için savaş veriyordu.

Ve en sonunda bir........

© Haber Ege