GÖZDEN HABERSİZ “GANİMET SAY AL GÖTÜR”, TARKAN ÖNER

Heceyi ustalıkla kullanan ÖNER, şiirlerini dörtlüklerle inşa edip halk şiiri geleneğini Karacaoğlanlardan, Seyranilerden, Dertlilerden, Veysellerden ve Karakoçlardan miras alarak kendi gönül dünyası ve fikir davasıyla harmanlayıp güzel dil Türkçeye olan hakimiyetini kâh sevgiliye yağ u bal kâh zulmedene tekdir ve kötekle kağıda dökmüş. Dil hakimiyetine, heceye, kafiyeye ve redife olan mahareti takdire şayandır.

ÖNER’in nevi şahsına münhasır duruşuyla ortaya koyduğu eserlerle “Ben buradayım.” deyişi tam da şiir efendisi bir tarzın mütevazı misalidir. Şiir pazar malı değildir, ihtiyacı olanın gelip alacağı ve sadre şifa bulacağı hislerin terrennümüdür. Şair kolunuzdan tutup da “Gelin bu şiirleri okuyun.” demez. Arı konacağı çiçeği bilir; çiçek de kokusuyla, özüyle arıyı çeker. Siz ulaşacaksınız o incilere ki kıymeti olsun. ÖNER’in şiirlerini okursanız siz de Türkçenin o eşsiz özüne ulaşır ve hakiki bal tadını Yahya Kemal’in ifadesiyle “Türkçe ağzımda annemin sütüdür.” şeklinde alırsınız.
Öner’in dizelerinde;
Sevdiğine olan teslimiyetini,
“Koşulsuz teslim oldum anlamı yok barışın
Neyim varsa senindir ganimet say götür”
Sevdiğinin yokluğunu,
“Gece gözlerimden geçen rüyalar
İçinde sen yoksan düş değil canan”
Bir sevdanın hikayesini,
“Şu sevdanın ağır yükü
Yüreğimi harab etti”
Meydan okumayı,
“Umrusamam kolesterol tansiyon
Ekmek un şeker yağ tuz bana uysun”
Hakka........

© Günışığı Gazetesi