DİYARBEKİR’İ SAHİPLENMEK ŞEREFLENMEKTİR

Öncelikle Diyarbakır Müzesi Müdürü Müjdat Gizligöl’e bu görüş ve Diyarbekir’e duyduğu bu güzel duygu ve düşüncelerinden, çabalarından dolayı gönülden teşekkür ediyorum.

Ayrıca bu haberi hazırlayan sevgili muhabirimiz Güneş OCAĞA’ya ve Gazetem Güneydoğu Ekspres Gazetesine de şükranlarımı sunuyorum.

Çünkü böyle haberlere hasretim.

Yazıyı daha iyi anlamak için bilhassa ÖREN YERİ’nin neresi olduğuna değinmekte yarar var.

ÖREN YERİ

Ören yeri, geçmişte yaşamış medeniyetlerin izlerini taşıyan ve arkeolojik kazılarla gün yüzüne çıkarılan alanlardır. Bu yerler, eski yapıların, şehir kalıntılarının, tapınakların, evlerin ve mezarların yanı sıra, günlük yaşamın izlerini taşıyan çeşitli eserlerle doludur.

Gelelim o mutlu edici habere; virgülüne bile dokunmadan siz sevgili okuyucularıma aktarıyorum.

Gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e konuşan Diyarbakır Müzesi Müdürü Müjdat Gizligöl, kentin binlerce yıllık geçmişine rağmen müze ve ören yeri sayısının potansiyelinin çok gerisinde olduğunu belirterek, “Diyarbakır’ın müze ve ören yeri sayısını derhal 21’e çıkarmalıyız” çağrısında bulundu.

“DİYARBAKIR EN ESKİ VE EN ÖZEL ŞEHİRLERİNDEN BİRİ”

Diyarbakır’ın tarih boyunca en az 77 medeniyete ev sahipliği yaptığını hatırlatan Gizligöl, şehrin sahip olduğu dini, kültürel ve arkeolojik mirasın dünyada eşi benzeri olmadığını vurgulayarak, şunları ifade etti:

“Rivayetlere göre Hz. Adem’in Kırklar Dağı’na indiği söylenir. Hz. Elyasa, Hz. Zülkifl ve Cercis Peygamber’in mezarları; Hz. Yunus........

© Güneydoğu Ekspres