menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

3I/ATLAS

13 1
sunday

Adı "3I/ATLAS". Çünkü o, yıldızlararası uzaydan (I:Interstellar) geldiğinden emin olduğumuz üçüncü gök cismi; ATLAS ise NASA tarafından desteklenen ve Hawaii Üniversitesi tarafından işletilen bir erken uyarı sistemi. Sistemin temel amacı, Dünya'ya yaklaşan ve çarpma tehlikesi olan asteroit ya da kuyruklu yıldızları olabildiğince erken saptamak.

Geriye dönük incelemeler, aslında Mayıs 2025’te teleskoplara yakalanmış olduğunu gösterse de, 3I/ATLAS resmi olarak 1 Temmuz 2025’te gözlemlendi ve kısa bir süre sonra bu gök cisminin Güneş Sistemi dışından geldiği anlaşıldı.

Güneş Sistemi'nde yer alan gezegenler ve diğer gök cisimleri hemen hemen aynı düzlemde yer alır. Oort Bulutu ya da Kuiper Kuşağı’ndan iç Güneş Sistemi’ne giren tüm asteroit ya da kuyruklu yıldızlar bu düzlemde hareket eder. Oysa 3I/ATLAS bu düzleme $108o ile neredeyse dik olarak girdi. Cassiopeia takımyıldızı yönünden sistemimize girdiği anlaşılan 3I/ATLAS hakkında kısa sürede çeşitli saptırmalar ve bilimdışı kurgular sosyal medyayı kapladı. Yakında uzaylıların geleceğine ya da bir gök cisminin gezegenimize çarparak her şeyin sonunu getireceğine inananların ortaya attığı bu saptırmalara ivme katan, Harvard Üniversitesi'nden astrofizikçi Prof. Avi Loeb'in yorumları oldu.

Uzay Gemisi

Loeb, daha önce Güneş Sistemi'ni 2017’de ziyaret eden ve gözlemlenerek kayda geçirilen ilk yıldızlararası cisim olan 1I/'Oumuamua için de benzer iddialarda bulunmuştu. Aslında 1I/'Oumuamua, diğerlerinden çok farklı özellikler gösteren bir gök cismiydi. Gözlemlenebilen bir koması, yani çekirdeği saran gaz ve toz bulutu yoktu. Ayrıca, çekirdeğinden (donmuş buzlar, gazlar, metal ve tozdan oluşan katı kısım) serbest kalan maddelerin güneş rüzgarı ve radyasyon basıncı tarafından itilmesiyle oluşan uzun bir kuyruğu da yoktu. Bu yüzden 1I/'Oumuamua, bir asteroit ya da kuyruğu olmayan bir kuyruklu yıldız olarak sınıflandırıldı.

Ancak 3I/ATLAS’ta böyle bir durum söz konusu değil. Güneş’e yaklaştıkça gaz haline geçen donmuş maddeler roket etkisi yaratarak, hızda ve yörüngede küçük değişiklikler yaratabilir ki bu, kuyruklu yıldızlarda sıklıkla gözlemlenir. Prof. Avi Loeb ise........

© Gazete Pencere