BM Genel Kurulunca 10 Aralık 1948’de kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (İHEB), 27 Mayıs 1949 günü (RG) iç hukukumuza aktarıldı. Bir uzlaşma ve sentez metni olan 30 maddelik İHEB’de tanınan hak ve özgürlükler, iki büyük pakt ile somutlaştırıldı; Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi (MSHS); Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi (ESKHS). 1976’da yürürlüğe giren Sözleşmeleri, Türkiye Cumhuriyeti 2003’te onayladı.
BM Çevre ve Gelişme Konferansı sonunda yayımlanan Stockholm Bildirgesi (Haziran 1972), çevre hakkını tanıdı.
Yüzyılın son çeyreğinde Anayasalar da çevresel haklar alanını genişletti.
BM Dünya çevre toplantıları, -1992 Rio zirvesi gibi- her on yılda bir düzenlendi. BM Genel Kurulu, Stockholm Bildirgesi’nin 50. yılında çevre hakkını tanıma kararı aldı. Ne var ki, MSHS ve ESKHS’nin 3. ayağı olarak çevre sözleşmesi eksik kaldı.
Avrupa Konseyi (1949) tarafından hazırlanan ve esin kaynağını İHEB’in oluşturduğu İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi (İHAS), klasik hak ve özgürlüklerle sınırlı kaldıysa da İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi, Sözleşme’de öngörülen haklar temelinde çevre hakkını da açıkça tanıdı ve korumaya başladı (1994).
Karşılaştırmalı Çevre Hukuku Uluslararası Merkezi (Centre international de droit comparé de l’environnement-CIDCE), BM Ekonomik ve Sosyal........