menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kardeş Düzeni

10 1
08.11.2025

Sabahın erken saatlerinden itibaren yollar bir insan seline dönüştü. Güneş dağların ardında henüz ince bir çizgi… Arabalar trafikte ilerleyemeyecek bir hal alınca içinden inilmiş, yola yürüyerek devam ediliyor. Her yaştan kadınların elinde karanfiller, papatyalar var. Gençlerin elinde pankartlar, pankartlarda şiirler… Herkesin kalbinde aynı cümle yankılanıyor, “Geri dönen umut”.

Karanlığa sıkışmış, ürkek bir halk yürümüyor otobanda. Kimse parti tutmuyor, slogan atmıyor. Halk yürüyor sadece; sessiz, içten, birbirine benzeyen adımlarla… Sanki herkes aynı duygunun ritminde nefes alıyor: “Artık yeter.”

Demirtaş’ın adı, İmamoğlu’nun adı onları hapisten almaya gittiğimiz sabah iki insandan fazlasını temsil ediyor. Yitirilmiş yılların, ayların, bastırılmış gülüşlerin, yarım kalmış öykülerin sesi oluveriyorlar. Kapının açılıp çıkacakları anı bekleyen kalabalığın gözlerinde bir çocuk sevinci, bir anne duası, bir halkın içsel sızısı var. Bunun sadece bir özgürlüğe kavuşma anı olmadığının herkes........

© Gazete Pencere