KOMPLO TEORİSİ Mİ?
Dünyada olup bitenleri yakından takip etmek zorundayız. Özellikle de gözümüzün önünden çekilmeye yahut allanıp pullanıp bambaşka bir şeymiş gibi gösterilmeye çalışılan gerçekler üzerinde kimselerin etkisinde kalmadan tarafsızca düşünebilmeliyiz. Bu yetimizi elimizden alabilmek için “komplo teorileri” diye bir kavram geliştirdiler. Düşünen, gerçekleri ortaya çıkarmaya çalışan insanları alaşağı etmek için bununla itibar suikastına uğratıyorlar, sakladıklarının üzerini simsiyah bir örtü gibi bununla örtüyorlar. Hepimiz artık korkuyoruz “komplocu” ilan edilmekten. Öyle bir hale getirildi ki azıcık düşünüyorsan doğrudan “komplocu” etiketini yiyorsun. Uzmanlığının olması, çok iyi bir eğitim almış olman bile yetmiyor alnındaki bu kara lekeyi temizlemeye. Haklılar tabii onların çıkarlarını koruyan gerçeklere çomak sokmaya nasıl cüret edebiliriz?
Örneğin, son yirmi yıldır küreselleşme, evrensellik kavramlarını gözümüzün içine soktular. Hatta öğretmenler bu kavramları bazı derslerde üzerine basa basa öğrencilere belletmeye çalıştı. Çünkü paragraf sorularında en çok sorulan temalardan ikisiydi. Sonra karşımıza birdenbire küresel firmalar çıkmaya başladı. Bir fincan kahvemizi gidip dünyanın her yerinde aynı dekora sahip zincir bir kahvecide içmeyi havalı bulmaya başladık. Eskiden dükkanların isimlerinin Türkçe olup olmaması gerektiğini tartışırken, çocuklarımız adını dahi telaffuz edemediğimiz kahveleri bilmiyoruz diye bizleri küçümsemeye başladı. Gençlerimiz kahvelerini öyle dükkanlardan alıp içmeyince kendilerini yetim gibi hissedebiliyor; çünkü o dükkanlara adım atar atmaz bambaşka bir dünyanın vatandaşı olduklarını duyumsuyorlar. Al sana küreselleşme, al sana........
© Gazete Gerçek
