Diyarbakır'da normalleşme rüzgarı ve Amedspor

Amedspor-İstanbulspor maçını binlerce Amedspor taraftarıyla birlikte tribünden izledim. Maçla ve Amedspor'un performansıyla ilgili naçizane gözlemlerim oldu ve bunu paylaşmak ihtiyacı duyuyorum. Ama maçtan önce, maç etrafında Diyarbakır'da önemli gelişmeler oldu, bu gelişmelerden de söz etmek isterim.

Futbolu yakından takip edenler hatırlayacaktır, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, seçilmeden önce Amedspor'un kendi sahasında oynayacağı ilk maçı Diyarbakır'da izleyeceğini söylemişti. Seçilince sözünde durdu ve maçtan bir gün önce ekibiyle birlikte Diyarbakır'a geldi. Federasyon Başkanı'nın sözünde durması taktire şayan elbette. Ancak Hacıosmanoğlu'nun Diyarbakır'a gelmesi, temkinle izlenen başka güzel hareketlerin gelişmesine de vesile oldu.
Şöyle: Federasyon Başkanı Hacıosmanoğlu, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eşbaşkanlarını, Diyarbakır valisini, meslek odalarını, sivil toplum örgütlerini bir araya getirdi. Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun'un Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu ile aynı masada akşam yemeği yemesi, spordan yola çıkarak sıcak mesajlar vermeleri unutulmuş olağan bir durumdu. Unutulmuştu çünkü Diyarbakır yaklaşık 8 yıldır olağanüstü koşullarda idare edilen bir şehir. Seçilmiş belediye başkanlarının yerine valiler kayyım olarak atanmış, şehrin ahalisi, iş çevresi ve sivil toplum örgütleri ile devlet bürokrasisi arasına bariyerler konulmuştu. Kayyımlar mesela, bırakın bir yemek organizasyonunda muhalif siyasetçilerle aynı masada oturmayı, bir nezaket selamından bile kaçıyorlardı.
Serra Bucak ve Doğan Hatun, ezici bir oy farkıyla Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı olarak seçildikten kısa bir süre sonra şehrin valisi değişti. Devlette prosedür böyledir, valilerin yeri belli periyotlarla değiştirilir. Ancak gelen valinin halk nezdindeki sicili kuşku uyandırıcıydı. Yeni Vali Murat Zorluoğlu, Van Büyükşehir Belediyesi'nde kayyım olarak görevlendirilmişti. Seçimlerde AK Parti'den Trabzon Belediye Başkanı seçilmişti ve son yerel seçimlerde aday gösterilmemişti. Bunun yerine Diyarbakır'a vali olarak atanmıştı. Sicilini halk nezdinde kuşkulu yapan da buydu. Vali, kayyım, siyasetçi ve halihazırda yine vali.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne yeniden kayyım atama hazırlığı anlamına mı geliyordu bu atama? Soru haksız değildi kuşkusuz, Vali Zorluoğlu, kayyım olmak için gerekli bütün vasıfları taşıyordu.
Çok şükür mü denilmeli, bilmiyorum, henüz Diyarbakır’daki hiçbir belediyeye kayyım atanmadı.
Kayyım olma potansiyelini taşıyan valinin belediye eşbaşkanlarıyla aynı sofrada buluşması, bir iyimserlik havasının ya da son dönemin popüler deyimi ile normalleşme rüzgarının........

© Gazete Duvar