Neydi o meyhanenin adı?

Yaygın medyada yeni bir alışkanlık var; olumsuzluk içeren haberlerde restoran, otel, özel hastane ve şirket isimleri hemen hiç verilmiyor.

Son olarak Habertürk’ün “Cihangir'deki lüks meyhanede şoke eden görüntüler”, Halktv’nin “Şampanya ikramını kabul etmedi başına gelmeyen kalmadı!” haberlerinde meyhanenin adı yoktu. Daha sonra onlarca site, tv ve gazete de bu haberleri aynen kopyaladı ama meyhanenin adını araştırma gereği duymadı. Haberlerde, olayın ne zaman meydana geldiği bilgisi de eksikti.

Hatta zabıtaların meyhaneyi mühürlemesi ve işletme sahibinin gözaltına alınmasından sonra bile BirGün, Milliyet, Sözcü, Korkusuz ve Kanal D’de meyhanenin adının “Divane Cihangir” olduğu bilgisi verilmedi. Hatta olayın ne zaman meydana geldiği de yoktu çoğunda.

İsimsiz haberlere bir örnek de Anadolu Ajansı’nın “Maliye’den kayıt dışı hasılatı belirlenen firmaya rekor ceza” haberi. Bu haberde de 6 milyar lira ceza verilen sigara şirketinin adı yoktu! Bu haberi kullanan Akşam, Hürriyet, Milliyet, Milli Gazete, Sabah, Türkiye, Yeni Şafak ile onlarca haber sitesinde de bu kadar büyük ceza verilen şirketin ismi eklenmemişti.

“5 yıldızlı otelde klima eylemi” haberinde ise klima sorunu çözülmeyen otel müşterisinin yatağını restorana taşıdığı belirtiliyordu. Cenk Bilge adlı kişinin sosyal medyaya koyduğu görüntülerden yapılan bu haberde olayın geçtiği “5 yıldızlı otel”in adı yoktu. Bu haber hemen tüm televizyonlarda, haber sitelerinde de isimsiz yayımlandı. Oysa otelin adı haberin temel unsurlarından biri. Müşterilerine kötü davranan otelin adını bilmek bu toplumun hakkı.

Aynı şekilde, “Sakat bırakan unutkanlık” ve “İspanya’dan İstanbul’a estetik için geldi cenazesi döndü” haberlerinde de özel hastanelerin adı yoktu; hastanelerin yetkilileriyle de konuşulmamıştı. Hepsi de “5N1K”nın “Nerede”si ve öznesi eksik haberlerdi; tek taraflıydı.

Bir kişi ile konuşup ya da sosyal medyadaki bir paylaşımı alıp, yer ve zaman vermeden haber diye yayımlamak kolay geliyor olabilir ama bu kötü gazetecilik. Temel habercilik kuralları ayaklar altına alınmış oluyor. Amaç, insanların bilme hakkı ve kamu yararı ise bu metinler o işlevi yerine getirmez. Sabun köpüğü gibi eğlencelik olarak okunur, geçer gider. Ne insanlar bir şey öğrenmiş olur, ne de bir sorun çözülür.

Ünye Cumhuriyet Savcısı Mücahid Şamil Koca’nın, Aybastı’daki restoranda yaşadığı olaya........

© Gazete Duvar