Uluslararası gölgenin şişirdiği tehlikeli dil

Kandil’den yükselen son açıklama, terör örgütünün en ideolojik isimlerinden Bese Hozat’ın ağzından çıktı: “Suç işlemedik, af istemiyoruz.” Bu cümlenin çıplak hâline bakıldığında bile sıradan bir meydan okuma değil; örgütün uzun zamandır kurmaya çalıştığı “meşru taraf” illüzyonunun yeni ve en pervasız evresi olduğu görülüyor.

Ancak bu pervasızlığın kaynağı örgütün sahadaki gücü değil; dışarıdan aldığı geçici uluslararası destek sinyallerinin şişirdiği tehlikeli bir özgüvendir.

Bu özgüvenle kurulan her kelime, Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik alanını hedef alıyor.

“SUÇ İŞLEMEDİK” İFADESİNİN ARKASINDAKİ ASIL HESAP

Bese Hozat’ın sözleri, basit bir inkâr değil; açık bir stratejinin tercümesidir.

“Suç işlemedik” demek, örgütün 40 yıllık kanlı tarihini aklama çabası değildir yalnızca. Aynı zamanda “devletin hukuku bizi bağlamaz” demektir. Yani PKK, kendisini devlete denk bir siyasal özne olarak konumlandırmaya çalışmakta; Türkiye’yi terör örgütüne karşı yürüttüğü meşru mücadele zemininden çekip “iki taraflı çatışma” denkleminin içine sürüklemeye çalışmaktadır.

Bu bir dil oyunundan ibaret değildir. Uluslararası hukukta “iç çatışma statüsü” yaratma, terörü “siyasal aktörlüğe” dönüştürme ve ileride masaya statü talebi koyma girişimidir.........

© Gazete Damga