‘Devletin Roboski hâli’ sürüyorken hâlâ…
28 Aralık 2011, hep lanetle anacağımız bir kara sayfayla eklendi ülke tarihine. Şırnak Uludere’nin Roboski köyünde çoğu çocuk yaşta 34 insanın, savaş uçaklarının bombardımanıyla paramparça edilerek nüfustan düşürüldükleri o kapkara gece… Batı’da yılbaşı eğlenceleri başlamışken, ücradaki o ‘sınır’ köyünde taammüden işlenmiş Kürt katliamının ağır suçu ve utancı asıldı ‘yeni yıl’a (2012) giren ülkenin boynuna. Vicdanı olan, yurttaşlık bilinci ve sorumluluğu taşıyan herkes bu utancı ve şairin ‘yaşamak ağrısı’ dediği çaresizlik ve soyluluk karışımı o duyguyu yaşamaktan imtina etmedi. Sözkonusu ağır ve tarihsel suçun sahipleri ise hiç utanmadı! Devlet yüceydi çünkü; suç yakışır, utanmak yakışmazdı!
Üzerinden 14 yıl geçti. Devletin savaş uçaklarıyla işlendiği kabul edilmiş (ki “PeKaKa’nın savaş uçakları yaptı!” diyebilecek mümtaz şahsiyet Tansu Çiller gibi biri de çıkmamıştı!) katliamın sorumlularına hiç dokunulmadı, sorumluluk buhar olup uçtu. Bu, bahse konu ağır suçun sahiplenilme kararlılığından başka bir şey değildi. Resmi dilden “Yanlışlık oldu” bile denilmedi.
Arada, biri 2013-2015 arasında geçtiğimiz, biri de içinde olduğumuz ve ‘çözüm’ iddiası taşıyan iki ‘süreç’ yaşandı, yaşanıyor. ‘Devletin Roboski hâli’ diyebileceğimiz bu ‘suçu karartmak, faili buharlaştırıp sahiplenmek’ durumu hiç değişmedi. Roboski’ye dair tek laf edilmedi, bırakın failleri cezalandırmayı bir küçük özür bile dilenmedi Roboskililerden. Roboski katliamı da kırmızı çizgili devlet politikasının Kürtlere dönük bakiyesine eklendi; yüz yıllık bir geçmişin birikimine 2011’in sonunda eklenip sonrasına devreden o malum bakiye!
Roboski öyle basit bir oldu-bittiyle açıklanacak bir şey değildir, turnusoldur. Devletçe........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Tarik Cyril Amar