menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hakimi’nin evinde Salah’ın son dansı

13 1
20.12.2025

Afrika Uluslar Kupası, hep tartışma yaratan bir turnuva. Ama bu kez mesele, Avrupa futbolunun kış penceresinde oynanmasına dair bitmek bilmeyen polemikler değil; Afrikalı futbolcuların artık yıllardır uluslararası futbolda giderek artan ağırlığı. Tek bir veri bile yeter: Son Ballon d’Or sıralamasında iki Afrikalı ilk altıda yer aldı (Achraf Hakimi ve Mohamed Salah); ilk iki sıradaki Ousmane Dembélé ile Lamine Yamal ise Afrika kökenleri olan karma ailelerden geliyordu.

Rekabetin niteliği bugün, giderek daha etkili iletişim ve pazarlama stratejileriyle de büyütülüyor; yalnızca kıta içindeki izleyiciyi değil, Avrupa’daki Afrika diasporalarını da turnuvaya bağlayan bir dil kuruluyor. Bu diasporalar, köken ülkelerinin milli takımlarıyla güçlü bağlar sürdürüyor.

İlgi, ev sahibi ülke tercihiyle de destekleniyor: Fas. Ekonomik açıdan bakıldığında belki de Avrupa’yla en entegre Afrika ülkesi. Bu çerçevede, kupanın ilk Avrupa turu da devreye giriyor: Londra ve Paris duraklı bir kupa tanıtım turu planlandı; amaç, yarın başlayacak turnuvanın atmosferini, etkinlikler ve turnuvanın yıldızlarıyla buluşmalar üzerinden doğrudan Afrika topluluklarının yaşadığı şehirlere taşımak.

Afrika Futbol Konfederasyonu (CAF), dünyanın 106 ülkesinde yaklaşık 300 bin biletin satıldığını duyurdu. Talebin özellikle Fransa, Belçika ve Hollanda’dan güçlü geldiği belirtilirken, hatırı sayılır sayıda “tarafsız” seyirci ilgisinin de oluşması bekleniyor.

Afrika Uluslar Kupası artık “Kenara itilip geçilecek” bir organizasyon değilse, o zaman 2025 edisyonunda kaçırılmaması gereken beş hikaye var.

Fas, Afrika Uluslar Kupası’nı en büyük kaygıyla takip edecek ülke; üstelik yalnızca ev sahibi olduğu için değil. FIFA sıralamasında 11’incilik, 2022 Dünya Kupası’ndaki tarihi yarı final sonrası Afrika’nın dünya vitrininde en tanınır milli takımı olma statüsü… Buna karşın Fas, 1976’daki tek Afrika Uluslar Kupası zaferinden beri kupaya hasret. Kıtanın en tutkulu ve en yetenekli ülkelerinden biri için neredeyse elli yıllık bir bekleyiş.

Hakimi ve arkadaşları üzerindeki baskı bu yüzden olağanüstü yüksek. Şampiyonluk dışındaki her sonuç, yalnızca sportif bir başarısızlık değil; 2030’da İspanya ve Portekiz’le birlikte dünya kupasına ev sahipliği yapacak bir ülkenin imajına vurulmuş bir darbe olarak da algılanacaktır. Son yıllarda genç milli takımların ve yerel oyunculardan oluşan millitakımın (Afrika’daki ulusal liglerde oynayan futbolculara açık olan CHAN dahil) topladığı kupalar ve madalyalar, hareketin sağlıklı, örgütlü ve iddialı olduğunu anlatıyor: U17 ve U23 Afrika kupalarından CHAN’a uzanan bir başarı çizgisi var. Şimdi eksik kalan tek şey, “son adım.” İlk adım ise yarın Komorlar’a karşı atılacak.

Bu Afrika Uluslar Kupası, son yılların en görünür Afrikalı yıldızlarından bazıları için milli takım seviyesinde “son büyük turnuva” anlamına da gelebilir. Mohamed Salah, Sadio Mané ve Riyad Mahrez; yalnızca dev bir deneyim birikimiyle değil, aynı zamanda bir mirasın ağırlığıyla geliyorlar. Üçü için de, benzer nedenlerle, bu turnuva “başrolde” yaşanacak son edisyon olabilir; üstelik üçü de turnuvaya zor bir denklemle giriyor.

2022 Dünya Kupası öncesindeki Lionel Messi gibi, 33 yaşındaki Salah da beşinci Afrika Uluslar Kupası’nda Mısır’la birlikte nihayet büyük bir kupayı kaldırarak hikayesini tamamlamanın aciliyetini hissediyor. Liverpool’da yaşadığı gerilimler -turnuva sırasında bile ayrılıkla sonuçlanabilecek bir süreç- onu turnuvaya daha da kararlı bir ruh haliyle getirmiş görünüyor. Zaten Salah’ın kariyeri, başkalarının şüphelerini yakıta çevirerek kuruldu: Zamalek’in ona yatırım yapmayı reddettiği günlerden bu yana.

33 yaşındaki Mané ve 34 yaşındaki Mahrez ise, 2022 ve 2019’daki şampiyonluklara rağmen, Suudi Arabistan’a transferleri sonrası dalgalı bir performans döneminden geliyor. Mané, etkisi geçmişe kıyasla azalmış olsa da Senegal için hâlâ merkezi bir figür; milli takımda son iki yılda 11 gol attı. Ekim ayında Moritanya’ya karşı........

© Evrensel