Dünya Çay Günü ve Türk Çay Keyfi

Bizlerin çay sevgisi, kültürel ve tarihsel kökleri olan derin bir bağı ifade eder. Tabi ki Türkiye’nin Karadeniz Bölgesinin çayın coğrafi olarak yaygın bir şekilde üretildiği ve tüketildiği bir bölge olması da bu bağı kuvvetlendirir. Karadeniz’in nemli iklimi ve verimli toprakları, çayın burada başarıyla yetişmesini sağlar. Bu da bizlerin çayla olan ilişkisini derinleştiren faktörlerden birini oluşturur, tüm bunlar bizim çay sevgimizi perçinlemektedir.

Kuzine sobanın üstünde her zaman güğüm vardır, fokurdar; her an çay yapmaya hazırdır. Bakır demlikte doğal kaynak suyuyla yapılan mis kokulu çayın tadını bilen bizler günün her saatinde çay içmeye alışkınız. Üşürken içeriz, hararet basınca içeriz, serinlemek için içeriz, kahvaltıda içeriz, rakı yanında içeriz, misafirlikte içeriz, yalnızken, kalabalıkken, mutluyken, dertliyken biz her zaman çay içebiliriz.

Türk kültüründe çay, misafirperverliğin ve sosyal bağların önemli bir sembolüdür. Misafirlere çay ikram etmek, Türkler arasında samimiyet ve misafirperverlik duygularını ifade etmenin bir yolu olarak kabul edilir. Misafir ağırlamayı ve misafirlere en iyi şekilde hizmet sunmayı seven bizler için çay demlemek ve ikram etmek büyük mutluluktur. Kapının zili çalar ve misafir içeriye buyur edilir. Kısa bir süre sonra mutfağa büyük bir coşku ortamı hâkim olur. Çay demlenir, ikramlarla beraber tepsiler şenlenir. Çayın o muhteşem kokusu, tüm odanın içini doldurur ve misafirlerin yüzünde bir gülümseme oluşturur. İnce belli cam bardaklarla çay yudumlanırken sohbetler yapılır, dertler paylaşılır, beraber gülünür, beraber hüzünlenilir. Ben bu satırları yazarken canım çay çekti. Kalkıp kendime çayımı alacağım ve kaldığım yerden devam edeceğim.

Türk Hava Yolları Lounge kısmında olmanın avantajıyla çayımın yanına en güzel eşlikçisi olan simit alabildim. Ne mutlu bana…

Eğer Dünya Çay günü ise en çok çay tüketen ülkeleri de hatırlamakta fayda var; tabi ki Türkiye birinci........

© Eurovizyon