Barış gürültüde yürür |
Bu ülkede barış, hiçbir zaman sessiz gelmedi. Kapıyı çalmadı. Hep gürültüyle, itirazla, sabote edilerek yürüdü. Çünkü barış, alışılmış düzenleri bozar. Alışılmış korkuları anlamsızlaştırır. Ve bazıları için asıl tehdit, silah değil; silahın susmasıdır.
Çözüm süreci devam ederken provokasyonların yaşanması şaşırtıcı değildir. Aksine, sürecin ciddiyet kazandığının işaretidir. On yıllardır kangrenleşmiş bir meselenin, yalnızca siyasi demeçlerle, birkaç yasal düzenlemeyle ya da iyi niyet beyanlarıyla çözülmesini beklemek, bu toprakların hafızasına yabancı olmaktır. Türkiye’de sorunlar önce zihinde çözülür. Zihin çözülmeden yapılan her düzenleme, kağıt üstünde kalır.
Bursa’da yaşanan provokasyon tam da bu yüzden rastlantı değildir. Bu, süreci içine sindiremeyen kesimlerin dışavurumudur. Çünkü bazıları için çatışma bir sorun değil; bir kimliktir. Bir meşruiyet alanıdır. Bir varoluş biçimidir. Çatışma bittiğinde, o kimlik çöker. Tepki de buradan doğar.
Provokasyonları birkaç “marjinal unsur”la açıklamak kolaycılıktır. Asıl mesele yapısaldır. Yıllarca üretilmiş bir dil vardır.........