Kürtler ve eşit vatandaşlık

Tam da Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, ana muhalefetin bir numaralı ismi olarak nerede, muhalefet nerede şeklinde bir arayış içine girilecekti ki, Sn. Özel “Kürtler ve eşit vatandaşlık” çağrısıyla görevine geri döndü. Şöyle dedi Özel; “Kürtler, ‘ben eşit hissetmiyorum’ diyorsa onlar hissedene kadar hep birlikte mücadele edeceğiz.”

Üstelik Özel bunu, Kürt sorununun önemli nedenlerinden biri olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin, yani Türkiye’nin ulusalcı, Kemalist kesimlerinin de partisinin genel başkanı olarak söyledi.

Ve üstelik Özel, CHP’nin haksız bir biçimde teröristlerle ittifak halinde olduğu iddiasıyla sıkıştırıldığı bir dönemde bu çağrıyı yaptı.

Özel’in söylemleri, icraat açısından bir yere varır mı henüz bilmiyoruz ancak CHP’nin genel tavrı, ideolojik yaklaşımı göz önünde bulundurulursa bu açıklama olumludur, yerindedir, gereklidir.

Olumlu karşılanabilir ama kimin açısından?

“Ben bir Kürt olarak, Türkiye’de kendimi eşit vatandaş olarak hissediyorum, hiçbir ayrımcılığa maruz kalmadım, iyi eğitim aldım” diyen az sayıdaki Kürt tarafından, Kürtlere lütfediyormuş gibi zaten hakları olan şeyleri lütfedenler tarafından ya da benim gibi tuzu kuru Türkler tarafından oldukça olumlu karşılanabilir. Ancak eşit vatandaşlıktan yana mustarip olan Kürtler açısından herhangi bir icraat olmadıkça yeterli bulunmayacak bir açıklama. Zira…

Zira, ilkokulda Türkçe bilmediği için dayak yiyen Kürt çocuklarının halen kendi çocuk hallerinde uğradıkları şiddet hafızalarından silinmiş değil.

Zira, evladı gözaltında kaybedilen Kürt annelerin, Cumartesi Anneleri’nin eşit vatandaşlıktan evvel........

© Elips Haber