Sermaye şirketlerinin nakit sermaye artırımlarında faiz indirimi olanağı sağlayan düzenlemeyle ilgili çok sayıda makale yazdım. Uygulama zorluğu veya ihtilaf yaratan çok konu var. Bu konularda yeni gelişmeler oldukça yazmaya çalışıyorum.
Daha önceki bir makalede, Gelir İdaresi tarafından verilen bir özelgeyi duyurmuştum. Özelgeye konu olan işlemle ilgili konu daha sonra dava konusu olmuş ve tespit edebildiğim dört Danıştay kararı çıkmış. Kararlar aynı şirketin dört hesap dönemine ilişkin. Konuları aynı.
Aşağıda dava konusu işlemle ilgili yasal düzenlemeyi, konuyla ilgili özelgeyi ve Danıştay kararlarını özetleyip, kısaca konuyu değerlendireceğim.
2015 yılında yasalaşan 6637 sayılı Kanun’la yapılan düzenlemeyle, yeni kurulan veya nakit sermaye artıran şirketlerde, konan veya artırılan sermaye üzerinden, TC Merkez Bankası tarafından ilgili yıl için açıklanan bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı dikkate alınarak hesaplanacak tutarın % 50’sinin, kurumlar vergisi matrahından indirimine olanak sağlandı.
Daha sonra 2021 yılında yapılan düzenlemeyle, sermaye artışının yurt dışından getirilen nakitle karşılanan kısmı için oran u’e çıkartıldı, 2022 yılında yapılan değişiklikle de indirim olanağı beş yılla sınırlandırıldı.
Yasal düzenleme gereği, bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesi suretiyle gerçekleştirilen nakdi sermaye artırımlarında indirimden yararlanılamıyor.
Yukarıda da ifade ettim, bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesi suretiyle gerçekleştirilen nakdi sermaye artırımlarında indirimden yararlanılamıyor. Düzenleme açık, örneğin geçmiş yıllara ait kârların sermayeye eklenmesi durumunda, indirimden yararlanmak mümkün değil.
Şirket kârının önce ortaklara dağıtılıp daha sonra tekrar şirkete sermaye olarak konulması veya sermaye artırımı yapıldıktan sonra kâr dağıtımı yapıldığı durumlarda faiz indiriminden yararlanılıp yararlanılamayacağı tartışmalı.
Gelir İdaresi, kârın önce ortaklara dağıtılıp daha sonra tekrar aynı şirkete sermaye olarak konulması durumunda indirimden yararlanılamayacağı görüşünde. (09.05.2017 tarih ve 15256 sayılı özelge.)
Bu görüş, yukarıda bahsettiğim, bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesi suretiyle gerçekleştirilen nakdi sermaye artırımlarında indirimden yararlanılamayacağı hükmü gerekçe gösterilerek verilmiş.
Aynı konuda başka ihtilaf olmuş mu, olduysa yargı kararı çıkmış mı bilmiyorum. Benim tespit edebildiğim, yukarıda özetlediğim özelgeyi alan kurum, dört hesap dönemi için yargıya başvurmuş.
Şirket, 25.06.2015 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında geçmiş yıllar kârının dağıtılmasına, 06.07.2015 tarihli olağanüstü........© Ekonomim