Bizim meslekte kalıplaşmış bir çıkış vardır: hem mevcut yıl için “çok zordu” denir hem de gelecek yıl “çok zor geçecek” denir. Burada realite elbette olur ama temelinde ağırlıklı ihtiyatlılık kavramı yer alır. En azından kendim için bu şekilde söylemek gayet mümkün. Neden? Öncelikle “sürpriz etkisi” nedeniyle. Hem geride kalana hem de gelecek için fikir yürütmek sanılan kadar kolay değil. Gerçi hiç de öyle olmadı. Bakmayın şimdilerde, özellikle de pandemi sonrasının getirdiği yeni-sağlıksız-finansal düzen konuşanlarına. Sanılandan daha zordur belirli regülasyonlar çerçevesinde hareket etmek. Dahası ağzınızdan çıkanın yükümlülükleri her şeyden ve regülasyondan önce kendiniz için bağlayıcıdır. Öyle de olmalıdır.
Şimdi bu serzeniş ve dertleşme ağırlıklı girişin ardından gelelim kısa bir sohbete. Şaka değil; gerçekten 2023 çok zor bir yıl oldu. Bilhassa yerel varlıklar üzerine fikir yürütmek ve bunu her gün konuşmak zorunda olan bizler için. Asrın felaketi olan deprem süreci, başta BIST olmak üzere sermaye piyasalarına yönelik kurulması gereken iletişim ve atılması lazım gelen adımların gecikmeli ve problemli şekilde tercih edilmesi, devamındaki seçim süreci, uzun yıllardır beklediğimiz normalleşme hamleleri ve aklıselim değerlendirmeler ve tam gaz devam eden halka arz konusu. Hatırlaması, konuşması ve tüm bunlar olurken sürecin tam göbeğinde yer alması ne kadar zor değil........