Sosyal kontratlar, kolektif aksiyon ve demokrasi |
Bir görüşe göre feodalitenin rasyonel aktörler olan lort ve serf arasında yapılan özgür ve optimal kontratlara dayalı bir mülkiyet ve üretim sistemi sayıldığını bir ara ifade etmiştim: North & Thomas, 1971; 1990 [1973]. Biraz daha açalım. Feodalite, merkezi devlete gebe bir uzun parantez, Avrupa tarihinde desantralizasyona dayalı tek pencere miydi? Aynı şekilde kolektif eylem sorununun giderek yakıcı hale geldiği bir anarşi dünyasına açılan son pencere miydi? Oliver Volckart önemli Alman tarihçi Theodor Mayer’den naklederek kral ve soylular arasındaki kavganın merkezi devletin kuruluş kavgası olduğunu, kararlı bir dengenin, bir devletin içinde yapılan nüfuz kavgalarından öte bir anlamla yüklü olduğunu yazıyor: Volckart, Oliver: “The Open Constitution and Its Enemies: Competition, Rent Seeking, and the Rise of the Modern State”, Journal of Economic Behavior & Organization 42, 1-17, 2001. Premodern siyasi rekabet, askeri koruma dâhil, özel olarak üretilen kamu mallarını arz eden özel oligopoller arası rekabet olarak nitelenebilir. Hatta klasik kamu mallarının mevcut olmadığını ve özel mallar olarak iki tarafın anlaşmasıyla kontrat temelinde arz edildiği de söylenebilir. Devlet (kamu) var olmadığı için ve kamusal alan devletin alanından farklı da olabilse ancak devletin varlığı halinde bu isimle tanımlanabileceği için bugün alıştığımız anlamda kamu malları özel oligopolcüler olan lortlar tarafından özel mallar şeklinde arz ediliyordu. Lordun askeri koruması ancak hommage ile bağlananlar için geçerliydi. Bu kontratlar tesadüfi, tutarsız ve kararsız olabildiği gibi yüzyıllar sürenleri de olmuş görünüyor.
Öte yandan, Fenoaltea (1975: 388) hiçbir lordun tek başına gerekli askeri korumayı sağlayamayacağını öne sürüyor. Yani her lort diğer lortların iş birliğine ihtiyaç duyuyordu. Geç feodalitede lortlar arası “siyasi birikim” amaçlı çatışmalar ne kadar önemli olsa da feodalitenin “yüksek döneminde”, 11-14. yüzyıllar arasında, lortların kooperasyonu, kolektif eylem sorununu çözecek örgütlenmeyi sağlayabilmiş olmaları onlara üstünlüklerini veriyordu. Fenoaltea, Stefano, “The Rise and Fall of a Theoretical Model: the Manorial Sytem”, Journal of Economic History 35, 386-409, 1975 budur. Böylece lortlar gerçekten de bir sınıf oluşturuyorlardı. Fakat nüfus yoğunluğunun az, enformasyon ve işlem maliyetlerinin yüksek olduğu bir düşük verimlilik toplumunda gerçek anlamda kamu otoritesinin doğması mümkün değildi. Bir anlamda kontratların bir kısmının üstü örtüktü ve yazılı kontratlar Avrupa’nın her yerinde aynı düzenlilikle tutulamıyordu. Ticari kontratlar da daha çok “şöhret etkilerine” dayalı, biçimsel olmayan ağlar yaratılabildiği için güvenilir oluyordu. Ancak, kolektif eylem sorununun merkezi devlet olmaksızın çözülmesi sonuçta kalıcı bir denge olamadı. Nedenleri arasında serflere karşı lort hâkimiyetini sağlayan kooperasyonun bozulması veya serf direnişinin artması veya lortların kendi aralarındaki rekabetin serf davranışlarından bağımsız olarak şiddetlenmesi de olsa, eninde sonunda hommage ilişkilerine ve askeri koruma karşılığı işgücü hizmetlerinin ve artık paylaşımının değişildiği örtük kontratların yarattığı “piyasaya” serbest girişin kısıtlandığı bir dönem başladı. Artık kararlı ve kalıcı bir üst........