menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir fincandan daha büyük bir dünya

9 0
latest

Takvimde küçük bir not gibi dursa da bugün, 5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü. Aslında yüzyılların içinden damla damla süzülüp gelen bir geleneğin kokusunu taşıyor. Çünkü Türk kahvesi yalnızca bir içecek değil, belleğimizde bir yere dokunan, bizi geçmişimizle bugünün arasında görünmez bir çizgide buluşturan sıcak bir hatırlayış. Daima hafızalarımızda kalan tanıdık bir koku… Bazen şehrin eski mahallelerinde ağır ağır akan zamanla duyarım bu kokuyu; bazen sabahın ilk telaşıyla bir kafenin önünden geçerken, her zamansa mutfağımızın en sakin köşesinde…

Sadece bir içecek değildir Türk kahvesi: Bir şehrin, bir evin, bir dostluğun, bir geleneğin devamı gibidir. Bugün Türk kahvesini düşünürken, kahveyle kurduğumuz hafızanın iki ayrı yüzü beliriyor gözlerimin önünde:
Biri asırların getirdiği zarafetle ağır akan zaman, diğeri bugünün enerjisini taşıyan ritim.

Bu iki dünyanın arasında, değişmeyen kahve kültürünü taşıyan bir hat var: Altınmarka Grubu’nun bir üyesi olan Kahve Dünyası.

2004’te Eminönü’nde açtıkları ilk mağazada Türk kahvesini 1 liraya sunmaları, sadece ticari bir karar değildi. Bu, kahveyi evlerden sokaklara, sokaklardan yeniden gündelik hayatın merkezine taşıyan cesur bir kültürel yaklaşımdı.

Yerli markamız Kahve Dünyası’nın Türkiye’de 300’ü aşkın mağaza, 1000’e yakın satış noktası ve yurt dışında büyüyen bir ağ ile her gün yüz binden fazla misafire ulaşıyor olması da tesadüf değil; bir kültüre duyulan saygının doğal sonucu.

Şirketin Genel Müdürü Kaan Altınkılıç’ın akademik başarılarının arasında üzerinde durduğu nokta çok önemli:

İsviçre’deki 200 yıllık çikolata fabrikası.

Hammaddenin kokusunu, üretim bandının ritmini, geleneksel olan ile yeniliği harmanlama becerisini, sürdürülebilirliği, emeğin........

© Ekonomim