Merkez bankalarının karar haftası: Piyasalarda ayrışan faiz görünümü
Fed’in faiz indirimlerine rağmen ABD tahvil getirilerinin düşmemesi, küresel piyasalarda politika-faiz ayrışmasını belirginleştirirken; yüksek enflasyon beklentileri ve bütçe açıkları uzun vadeli faizleri yukarıda tutuyor.
TCMB’nin dalgalı faiz palitikası ve yüksek enflasyon beklentileri, bu haftaki kararın belirsizliğini artırıyor. Piyasada 150 baz puanlık indirim konuşulsa da, ekonomik dinamikler daha sınırlı bir adımın güçlü bir ihtimal olduğunu gösteriyor.
Bu hafta hem yurtdışında hem de yurtiçinde piyasalarda ana gündem merkez bankası kararları olacak. Fed’in ve TCMB’nin açıklamaları finansal göstergeler üzerinde etkilerini göstermeye başladı; hafta sonuna kadar da bu fiyatlamaların devam etmesi bekleniyor.
Piyasa beklentileri, Fed’in politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75–4 bandından %3,50–3,75 bandına çekmesi yönünde. Bu adımla birlikte Fed’in geçen yıl başlattığı indirim sürecinde toplamda 175 baz puanlık gevşeme gerçekleşmiş olacak. Sıkça dile getirilen “nötr faiz” seviyesine Fed’in giderek yaklaştığı görülüyor. Fed üyelerine göre bu oran yaklaşık %3 seviyesinde, ancak bu rakamın biraz üstü ya da altı tartışmaların konusu olmayı sürdürüyor.
Dikkat çeken nokta şu: Fed’in indirimlerine rağmen ABD 10 yıllık tahvil faizleri önemli ölçüde gerilemiyor. İndirimlerin başladığı dönemde %4 civarında olan........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Rachel Marsden