Binaların karbon karnesi: Dönüşüm yavaş, risk hızlı artıyor

Türkiye’de gayrimenkul sektörü, deprem güvenliği ile enerji verimliliği arasında sıkışmış büyük bir dönüşüm sınavından geçiyor. Küresel regulasyonlar hızlanırken; karbon fiyatlaması, sürdürülebilir finansman ve ESG standartları artık yalnızca çevresel bir beklenti değil, doğrudan ekonomik değer belirleyicisi. Bugün hâlâ ertelenen her karar, yarının bilançosunda daha yüksek bir maliyet, daha düşük bir varlık değeri ve daha kırılgan bir şehir yaşamı olarak geri dönüyor. Tam da bu eşikte düzenlenen 8. Uluslararası Yeşil Binalar ve Şehirler Zirvesi, “Sıfırın İnşası: Riskten Fırsata” temasıyla yeni bir soru soruyor: İklim riskini, nasıl yeni bir kalkınma hikâyesine dönüştürürüz?

Politika yapıcılar, finans kurumları, yerel yönetimler ve teknoloji şirketlerini ortak bir masada buluşturan zirvenin ev sahibi Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği Başkanı Dr. Emre Ilıcalı, dönüşümün aciliyetini şu sözlerle özetliyor: “Beklemek pahalı. Geç kalmak ise yıkıcı.”

“Bu yıl 8’incisini düzenlediğimiz Uluslararası Yeşil Binalar ve Şehirler Zirvesi, “Sıfırın İnşası: Riskten Fırsata” ana temasıyla gerçekleştirildi. Zirvede, gayrimenkul ve finans dünyasından kamuya, yerel yönetimlerden teknoloji şirketlerine kadar 100’ün üzerinde kurum ve 450’ye yakın katılımcı bir araya geldi. Türkiye’de sürdürülebilir dönüşümün önünde üç temel bariyer görüyoruz: Bunlardan ilki regülasyon ve uygulama uyumsuzlukları. Aslında yönetmelik ve strateji düzeyinde önemli adımlar atılmış olsa da bunların sahadaki projelere zorunlu ve ölçülebilir kriterler olarak yansımasında gecikmeler var. Bir diğeri ise finansmana erişim ve doğru fiyatlama sorunu. Burada özellikle yeşil dönüşümün getireceği katma değerin hesabında hala net metrikler yok. Ayrıca eksikliği durumunda oluşabilecek riskler yine yeterince fiyatlanamadığı için yeşil finansmana erişim henüz istenilen seviyede değil. Önemli olan bir diğer konunun ise veri, kapasite ve farkındalık eksikliği olduğunu düşünüyorum. Zira bina stoğunun karbon ayak izi, enerji performansı ve iklim riski ile ilgili bütüncül, güvenilir veri tabanı eksik. Zirvemizde “ortak akıl” platformu oluşturmak adına net hedefler belirledik.

“Türkiye’nin sürdürülebilir şehirler ve düşük karbonlu bir yapı sektörü hedefine ulaşabilmesi için hem politika düzeyinde hem de iş yapış biçimlerinde kapsamlı bir dönüşüm gerekiyor. Bu........

© Ekonomim