Kız çocukları ve kadınlara şiddet ve istismar konusu, insanlığın üstüne kapkara bir utanç bulutu olarak çökmüş durumda. Bugün dünya genelinde 370 milyondan fazla kız çocuğu ve kadın, 18 yaşından önce cinsel saldırıya maruz kaldı. Bu, her 8 kadından birinin çocukluk döneminde bu korkunç travmayı yaşadığı anlamına geliyor.
Çevrimiçi ya da sözlü taciz gibi temas gerektirmeyen cinsel şiddet türleri de dahil edildiğinde, etkilenen kız çocukları ve kadınların sayısı dünya genelinde 650 milyona çıkıyor. Bu da her 5 kişiden birinin cinsel şiddetin bir biçimine maruz kaldığını gösteriyor. UNICEF tarafından yayımlanan bu veriler, çocuklara yönelik cinsel şiddetin küresel boyutunu dehşet şekilde gözler önüne seriyor.
Peki, bu tabloyu korkunç hale getiren sadece rakamlar mı? Elbette hayır. Cinsel şiddet ve istismar, bireylerin fiziksel ve psikolojik sağlığını derinden etkileyerek yaşam boyu süren travmalara yol açıyor. Bu durum, eğitimden istihdama, sağlık hizmetlerine erişimden toplumsal yaşama kadar birçok alanda olumsuz etkiler yaratıyor.
Ayrıca, toplumsal güveni sarsarak sosyal bağları zayıflatıyor. Güvensizlik ve korku ortamı, toplumun genel yaşam kalitesini düşürüyor ve geleceğe dair umutları azaltıyor.
Türkiye'de kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı endişe verici boyutlara ulaşmış durumda. OECD'nin kadına karşı şiddet istatistiklerine göre Türkiye, kadına şiddette yüzde 38'lik oran ile OECD ülkeleri........