Hayvancılıkta umut ve umutsuzluk bir arada |
Geçen hafta (4-5 Aralık) Bursa Orhangazi’de Hektaş Farm tesislerinde bu yıl 4’üncüsü yapılan Çiftlik Zirvesi/Global Farm Summit gerçekleştirildi. Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) tarafından düzenlenen ve Agro TV’nin medya sponsoru olduğu zirvenin ilk ikisi Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılmıştı.
4-5 Aralık’ta düzenlenen Çiftlik Zirvesi/Global Farm Summit’te Türkiye’nin 60 ilinden 1000’i aşkın katılımcı biraraya geldi
Zirve sonrası TÜSEDAD Yönetim Kurulu, Ulusal Süt Konseyi tarafından tavsiye edilecek fiyatın en az 27 lira soğutma ve hizmet bedeli olarak belirlenmesini talep etti.
Geçen yıl ilk kez Bursa Orhangazi’deki Hektaş Farm’da yapıldı. Geçen yıl katılamamıştım. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve ilgili tüm bürokratları katılmış ve hayvancılık konusundaki çalışmalarını anlatmışlardı.
Bu yıl zirvede bakanlıktan kimse yoktu. Edindiğim bilgilere göre bakanlık bazı eleştirilere kızmış, alınmış bu nedenle katılmama kararı almış. Yıllardır bu sektörün içerisindeyim, hiç kimse, özellikle görevleri sırasında bakan ve bürokratlar eleştiri istemiyor. Her şeyi dört dörtlük yaptıklarını, en iyisini sadece kendilerinin bildiğine inanıyorlar. Tozpembe bir tablo çizip ona inanıyorlar. Bu nedenle de başarılı olamıyorlar.
Gördüğüm kadarıyla iki gün boyunca “Yaşasın buzağılar” ana temasıyla hayvancılık sektörü bütün yönleriyle konuşuldu. Firmalar alanda ürünlerini tanıttı. Türkiye’nin 60 ilinden 1000’i aşkın katılımcının buluştuğu önemli bir zirve oldu.
Öncelikle iki gün boyunca dinlediklerim, gördüklerimin kısa özetini yazının başlığında da yazdım. Hayvancılıkta umutla umutsuzluk bir arada yaşanıyor. Gençlerin hayvancılığa olan ilgisi umut verici, ama hükümetin, bakanlığın uygulamaları ne yazık ki umutsuzluk yaratıyor.
Bir yanda Türkiye’nin hayvancılığı geliştirmesi için büyük fırsatlar var, diğer tarafta bu fırsatlar birkaç kişinin çıkarı uğruna ithalatla engellendiğini görüyoruz.
Bir yanda yıllardır yüksek maliyet düşük fiyat nedeniyle üretimden bıkmış bırakmak isteyenler var, diğer tarafta hayvancılık yapmak için büyük çaba gösteren gençler var.
Bu zirvede de katılımcıların büyük kısmı genç çiftçilerdi. Şunu da özellikle belirtmem gerekiyor ki bu gençler ve zirveye katılan diğer üreticilerin hemen hepsi çiftlik düzeyinde hayvancılık yapanlar. Geçimlik tarım yapan, 3-5 inek bakan çiftçiler değil.
Ülkedeki, dünyadaki gelişmeleri takip eden, sadece geçimlik değil, para kazanmak için hayvancılık yapanların katıldığı bir zirve bu. Genellikle 100 baş ve üzeri, hatta bazıları 1000 baş ve üzeri hayvanı olan çiftlik sahiplerinin, yöneticilerin, veteriner hekimlerin, uzmanların, bilim insanlarının, üniversite hocalarının katıldığı bir zirve. Elbette burada konuşulanlar sadece bu çiftlik sahiplerini değil, geçimlik tarım yapan, 3-5 ineği olan çiftçileri de yakından ilgilendiriyor. Sonuçta çiğ sütün maliyeti, fiyatı, kırmızı etin üretimi, ithalat, buzağı bakımı, hayvan bakımı, iklim krizi, su sorunu gibi birçok konu ele alınıyor. Bunların hepsi her çiftçiyi ilgilendiriyor. Sadece çiftçiyi değil tüketiciyi, sanayiciyi, perakendeciyi, ihracatçıyı, yemciyi, teknoloji üretenleri, üniversiteleri, kısacası herkesi ilgilendiriyor.
TÜSEDAD zirve öncesi Ekim ayı çiğ süt maliyet hesabını yayınladı. Zirvede ana tema “yaşasın buzağılar” olsa da çiğ süt ve kırmızı et ağırlıklı konuşmalar, tartışmalar yaşandı. Yine zirvede de dile getirildiği üzere çiğ süt fiyatında bir hareketlenme var. Şap hastalığı nedeniyle süt ineği dahil çok sayıda hayvan kesildi. Hayvan........