Son günlerde, bankalarla şirketler arasında yapılan ‘forward sözleşmesi’ kapsamında, işlem günü bankalardan (fiilen veya nakdi uzlaşma suretiyle)piyasa fiyatının altında döviz satın alan şirketlerin, piyasa fiyatı ile forward kuru arasındaki fark tutar üzerinden KDV hesaplamaları gerektiğinden bahisle şirketlere ‘izaha davet’ yazıları gönderildiğini, mali idarenin şirketlere KDV tarhiyatı yapmaya hazırlandığını duymaktayız.
Mali idarece, şirketler forward sözleşmesi çerçevesinde, işlem gününde, bankalardan piyasaya göre daha ucuza döviz alıyorlarsa, diğer bir deyişle şirket bu işten kârlı çıkıyorsa, bu fark tutarı üzerinden bankaya KDV’li fatura kesmiş olması gerektiği iddia edilmektedir.
1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği'nin ‘6.1.1.Forward işlemleri’ başlıklı bölümünde “Forward sözleşmesi, taraflardan birinin sözleşmeye konu olan finansal varlığı sözleşmede belirlenen fiyat üzerinden gelecekteki belirli bir tarihte satın almasını, karşı tarafın da sözleşmeye konu finansal varlığı satmasını şart koşan bir sözleşme türüdür” şeklinde tanımlanmıştır.
Forward işlemi, önceden belirlenen ileri bir tarihte (genelde 30-180 gün sonrası için), döviz cinsi, miktarı ve kuru üzerinden yapılan vaade dayalı bir döviz alım/satım işlemidir. İşlem gününde forward kurları, spot kurlardan daha yüksek ya da daha düşük olabilmektedir. Bu işlemden, forward kuru işlem gününde piyasaya göre daha yüksekse banka, düşükse işleme taraf olan şirket kârlı çıkmaktadır.
Bu konu geçmişte çok çeşitli açılardan tartışılmış, konuya ilişkin olarak mali idarece verilen yazılı görüşlerle piyasa yönlendirilmiş, bugün tartışmaya açılan boyutu ile ilgili husus bugüne kadar bildiğimiz kadarıyla hiç gündeme........