Almanya’daki şirketlerimiz ve vergi danışmanlarının bildirim ödevleri

Almanya’da iş yapan Türk şir­ketlerinin sayısı son yıllarda belirgin şekilde artmaktadır. Bu şirketler genellikle Türkiye’de­ki ana şirketin iştiraki olarak Al­manya’da yeni bir sermaye şirke­ti kurmakta ve faaliyetlerini bu şirket üzerinden yürütmektedir. Faaliyet alanları çoğu zaman ana şirketle paralel olduğundan, işti­rak ile ana şirket arasında yoğun biçimde mal, hizmet, finansman ve lisans akışı gerçekleşmekte­dir. Bu nedenle, Almanya’da iş ya­pan şirketlerimizin, Almanya’da­ki vergi danışmanlarının bildirim ödevlerini bilmesinde büyük ya­rar bulunmaktadır. Çünkü, Avru­pa’da vergi danışmanı, vergi avu­katı ve muhasebeci gibi meslek mensuplarına açık şekilde “kont­rol noktası (gatekeeper)” görevi yüklenmiş bulunmaktadır.

Avrupa’da belli özellikler taşı­yan sınır ötesi kurgular, tasarım ve uygulamaya hazırlık aşamasın­da vergi idaresine bildirilmekte­dir (DAC 6). Bu özellikler, teknik adıyla “Hallmark” olarak anılmak­tadır. Hallmark sistemi, bir yapı­nın agresif vergi planlaması ama­cı taşıyıp taşımadığını anlamaya yarayan uyarı işaretleri barındır­maktadır.

Hallmark’lar beş ana grupta toplanmakta olup, uygulamada vergi danışmanlarını en fazla ilgi­lendirenler şunlardır:

Vergi avantajı amacı güden yapılar: Başka türlü ekonomik anlamı zayıf olan, esas getirisi ver­gi avantajı olan işlemler Hallmark kabul edilmektedir. Bu grupta ek olarak “ana amaç testi” uygulan­maktadır.

Bilgi değişimini zayıflatan düzenlemeler: Otomatik bilgi de­ğişimini aşmaya yönelik yapılar, karmaşık veya şeffaf olmayan hu­kuki kurgular Hallmark kapsamı­na........

© Dünya