Yapay zekâ karşısında rotasız kalan eğitim

Dünyanın her yerinde aynı sah­ne yaşanıyor: Öğrenciler ya­pay zekâyı kullanarak ödevler, afişler, podcast’ler üretiyor; öğret­menler bu üretimlere hem hayran­lıkla hem de kuşkuyla bakıyor; ai­lelerse çocuklarının ne kadarını kendi yaptığını, ne kadarını maki­nenin ürettiğini anlamaya çalışı­yor. Eğitim sistemi, tarihte belki de ilk kez teknolojiyle değil, öğren­cileriyle senkron kaybetti.

Yapay zekâ sadece yeni bir araç değil, öğrenmenin kendisini kök­ten dönüştüren bir kırılma nokta­sı. Çocukların öğrenme biçimleri değişti ama okulların öğretme bi­çimleri aynı kaldı. Ders kitapları hâlâ bilgi aktarmak için yazılıyor, oysa öğrenciler bilgiye artık birkaç saniyede ulaşabiliyor. Bu yüzden öğretmen, sınıfta bir “kaynak” de­ğil, bazen istemeden “engelleyici” konuma düşüyor. Sistemin reflek­si ise bu dönüşümü anlamak yeri­ne, ya yasaklar koymak ya da yü­zeysel şekilde “AI entegrasyonu” başlatmak oluyor.

Bugün eğitimdeki kaosun ne­deni yapay zekâ değil; onun varlı­ğıyla açığa çıkan pedagojik boşluk. Eğitim, dünyanın en yavaş deği­şen kurumu olarak, en hızlı deği­şen teknolojiyle karşı karşıya kal­dı. Ve şimdi, kimsenin elinde net bir harita yok. Okullar hâlâ ezbe­re, sınavlara, proje puanlarına gö­re işliyor — ama bu mekanizma ar­tık gerçeği ölçmüyor. Bir öğrenci ChatGPT’ye “iklim değişikliğini anlatan bir afiş hazırla” dediğin­de, beş saniyede aldığı sonucu tes­lim edebiliyor. Ama o süreçte iklim değişikliği hakkında gerçekten ne öğreniyor? Bu sorunun cevabı ço­ğu zaman: Hiçbir şey.

Sorun teknolojide değil, onu na­sıl anlamlandırdığımızda. Bugü­nün öğrencisi üretim yapabiliyor ama niyetini tanımlayamıyor; bil­giye ulaşıyor ama değerlendiremi­yor. Yapay zekâ bu boşluğu derin­leştiriyor çünkü eğitim sisteminin bilgi öğretme işlevi artık yeterli değil. Gereken şey, bilginin nasıl kullanılacağını, hangi değerle iliş­kilendirileceğini ve ne işe yaradı­ğını öğretebilmek. Ama müfredat bu dönüşümü yakalayamıyor.

Öğretmenlerin bilgi aktaran de­ğil, rehberlik eden figürlere dö­nüşmesi gerekirken, çoğu kendi­ni araçların........

© Dünya