Dünden bugüne Monro
Monroe Doktrini biz Amerika çalışanlar için, hatta tüm uluslararası ilişkiler uzmanları açısından önemli bir mihenk taşıdır. “Amerika Amerikalılarındır” tabirini dünya gündemine oturtan manifestodur. Bugünlerde bu doktrin, Trump’ın Venezuela açılımı ile yeniden gündeme geldi. “DONROE Doktrini” diye espri konusu yapılıyor.
Vakit hasıl olmuşken, Monroe Doktrini nedir ne değildir, kısaca bir değerlendirelim. Malum, Güney Amerika’ya 1521 senesinde Hernan Cortes ve Francisco Pizarro gibi “konkistadorların” (conquistador) Aztec, İnka, Maya gibi Orta Amerika ve Güney Amerika toplumlarını katletmesi ve bağlı oldukları Avrupa güçlerinin bölgeyi kolonileştirmesi doğrultusunda, Güney Amerika için sömürgeleşme süreci başladı; ta ki 1800’lerin başında Simon Bolivar’ın Avrupalı güçlerden bölgeyi kurtarma sürecine kadar. İşte tam bu dönemde, 1823 senesinde ABD Başkanı Monroe, ABD Kongresi’nde bir açıklama yapıp, Amerika’nın yeni yaklaşımını ilan etti: “Amerika kıtasına yapılacak her Avrupa menşeili müdahale ABD’ye düşmanlık sayılacaktır”.
Bu, işin bilinen özeti; oysaki çok da bilinmeyen bazı tarafları var. Öncelikle,........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin