Bitmeyen tartışma: Asgari ücret

Bu günlerde en çok merak edi­len konu asgari ücret artışı­nın ne kadar olacağı.

Her sene olduğu gibi bu sene de, kamuoyu asgari ücret tespit ko­misyonunun toplantısına kilitlen­di. Bu sene bakımından bu ilginin üç önemli nedeni var. Birincisi, as­gari ücret artış oranı ülkedeki tüm ücretli çalışanlarının ücret talep­leri için bir referans değer oluş­turmasıdır. Bu yüzden zaman za­man Türk-İş başkanının iddia et­tiğinin aksine, üyelerinin tamamı asgari ücretin üstünde ücretlerle çalışıyor olmasına rağmen, böyle bir tespit komisyonunda bir işçi sendikasının bulunması zaruridir.

İkincisi, ülkemize ücret geli­ri elde edenlerin yüzde 50’sin­den fazlasının asgari ücret ve ci­varındaki ücret seviyelerinde ge­lir elde etmesidir. Bu oran birçok ülkeden yüzde 5’lerin altında bir orandı ve dünyadaki diğer örnek­lere bakıldığında bizdeki oran ol­dukça yüksektir. Bu yüzden, ülke­mizde asgari ücret ortalama ücret olarak algılanmaktadır.

Üçüncüsü ise bu sene gıda ve kira fiyatlarının önlenemeyen ar­tışı nedeniyle açlık sınırının as­gari ücret seviyesinin çok üstü­ne çıkması ve asgari ücreti açlık sınırının üstüne taşıyacak olan herhangi bir artışın ekonomi yö­netiminin 2026 yılı enflasyon he­deflerinin çok üzerinde olması­dır. Böyle bir oranda karar kılın­ması aynı zamanda gelecek yılın beklenen enflasyonu bakımından da önemli bir ipucu verecektir.

Bunların dışında bu seneye öz­gü ortaya çıkan bir neden ise, as­gari ücret tespit komisyonu üye­lerinden Türk-İş’in geçen sene­lerdeki pasif rolünden dolayı çok fazla kamuoyu eleştirisine maruz kalması ve bu seneki toplantıla­ra katılmama kararı almasıdır. Umarım bu kararının arkasında durur........

© Dünya