Türkiye için risk mi fırsat penceresi mi |
Küresel piyasalar Japon carry trade fonlarının ABD tahvillerinden çıkmaya başlamasının şokunu yaşıyor. Bu hareket, küresel piyasalar ve özellikle gelişen ülkeler için bazı riskleri gündeme getirdi. Uzmanlar Türkiye açısından kısa vadede TL ve borçlanma maliyetleri üzerinde baskı, orta vadede ise fırsat yaratabileceğini belirtiyor.
Küresel bir tsunami yaratma olasılığı bulunan bu hamlede, Türkiye’nin dünyadan ayrışabilmesi konusunda, sıkı para politikası ve öngörülebilir bir ekonomi yönetimi büyük önem taşıyor. Kısa vadede yol açacağı çok yönlü olumsuz etkilere rağmen, Türkiye’nin öngörülebilir politik duruş sergilemesi durumunda ABD tahvillerinden çözülen carry trade fonların bir kısmını kendine çekme şansı bile bulunduğu belirtiliyor.
Japonya, 30 yıldır uyguladığı sıfır ya da düşük faiz ve deflasyon politikalarını geride bırakarak, uzun süredir küresel finans sistemini destekleyen ulusal sermayesini yurt içine çekmeye başladı. 10 Kasım’da Japon 10 yıllık devlet tahvil faizi yüzde 1,71’e yükseltildi. Bu hareket uzmanlar tarafından “bedava borç” döneminin sona ermesinin işareti olarak değerlendirildi. Öne çıkan görüşe göre, Japon yatırımcıların ABD ve Avrupa tahvillerinden çıkması, küresel borçlanma maliyetlerini artıracak ve uzun vadeli faizlerde yükselişe yol açacak.
Bu gelişme üzerine özellikle ABD ve Avrupa’da uzun vadeli tahvil faizlerinin 20–50 baz puan artabileceği, Yen carry trade pozisyonlarının çözülmesiyle riskli varlıklarda satış baskısı oluşabileceği belirtiliyor. Japonya’nın sermayesini yurt içine yönlendirmesiyle birlikte, yıllardır düşük faiz ve yüksek likiditeye alışmış küresel piyasalarda ciddi bir yeniden fiyatlama süreci başlaması bekleniyor. Bu durum, yatırımcılar için hem fırsat hem de riskler yaratıyor. Japonya’daki finans sektörü ve hisse senetleri potansiyel olarak daha cazip hale gelirken, uzun vadeli büyüme odaklı teknoloji ve girişim sermayesi gibi varlıklar baskı altında kalabilecek.
ABD tahvillerini elinde bulunduran yabancılar dağılımında en büyük paya sahip olan Japonya’nın emeklilik fonları, sigorta şirketleri, bankalar kurumsal yatırımcılarının ABD tahvillerini bir anda satıp likiditeye çevirme imkânı bulunmuyor.
Portföylerinin tümünü çekmek hem riskli hem de stratejik olarak mantıksız olduğu için çoğu fonun ABD tahvillerinde belirli bir pozisyon tutmaya devam etmesi, çıkışların kademeli azaltma şeklinde olması bekleniyor ve bu hareket de başlamış bulunuyor; Japonya’daki faizlerin yükselmesiyle artık ABD tahvillerinin hedge edilmiş getirisinin negatife dönmesi nedeniyle Japon fonları, kâr-maliyet analizine göre bazı........