menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yaklaşan sessiz devrim

12 1
17.11.2025

Başlığı hemen ta­mamlayayım; görünmeyen ajan­lardan zeki makine­lere; yaklaşan sessiz devrim.

Birine bir konuyu anlatıyorsun, ama karşındaki sürek­li cümleni bitirme­den senin sözünü tamamlıyor (kes­miyor), sen de yarım kalıyorsun. Bunu karşında bir insan yaptı­ğında büyük olasılıkla sinirlerini zorluyordur. Peki, yarın bunu sa­na yapay zekâ destekli bir robot yapınca ne hissedeceksin? Bü­yük olasılıkla bu işin kolaylığı­nı sevip, daha fazla yorulmadan daha çok düşünmeden istediğini alabildiğini farkedecek ve bu ko­nuda kontrolü giderek bu robota bırakacaksın.

İzlememiş olabilirsin, bir yıl kadar önce, 2024 Nobel Fizik Ödülü töreninde Geoffrey Hin­ton’ın yaptığı çarpıcı uyarı, ge­leceğin yönünü anlamamız açı­sından çok önemli: “We urgently need research on how to prevent these new beings from wanting to take control. They are no lon­ger science fiction.” Hinton bu­rada açıkça şunu söylüyor: YZ te­melli varlıklar artık bilim kurgu değil; gerçekler. Bu yeni varlık­ların kontrolü ele almak isteme­lerini nasıl önleyebileceğimizi anlamak için acilen araştırma­ya ihtiyacımız var. Bu cümle, teknolojik ilerlemenin yanında göz ardı edilemeyecek bir tehdi­de işaret ediyor. Yani bu yalnız­ca heyecan verici bir teknoloji hikâyesi değil; aynı zamanda in­sanlık için bir uyarı. Gücü artan, öğrenen, karar veren yapay var­lıkların sınırlarını, kurallarını ve etik denetim mekanizmalarını bugünden inşa etmezsek, yarın kontrolü kaybetme riskiyle yüz­leşebiliriz.

Yapay zekâ ajanları bugün yal­nızca dijital bir katman üzerin­den yaşamımıza dokunuyor: ses­li asistanlar, mobil uygulamalar, otomatik müşteri hizmetleri, ki­şiselleştirilmiş öneri sistemle­ri… Henüz ekranların ve kodla­rın arkasında duran sessiz yar­dımcılar gibiler. Ancak teknoloji tarihinde eşine az rastlanır bir eşikteyiz. Yakın gelecekte, bu di­jital........

© Dünya