Siyasetin balyozu piyasaların üstünde |
Maalesef ülkemizde artık bir klasik haline gelmiş olan siyasi olayların ekonomik meselelerin önüne geçmesi konusuyla bir kez daha karşı karşıya geldik. Kendi adıma yaşananları bir sürpriz olarak adlandıramam. Daha önceki yazılarımdan birinde; buldozer çalışmaya başladı ve siyaseten önüne gelen her şeyi ezerek ilerleyecekmiş gibi görünüyor benzetmesi yapmıştım. Yaşananlar da senaryoya uygun ilerliyor.
Açıkçası biraz tarih okuyan biri otoriterleşmenin fitili bir kez ateşlendiğinde önüne geçilmesinin ne kadar zor olduğunu bilir. Roma’nın cumhuriyetten imparatorluğa geçtiği dönemden beri de bu böyle olmuştur. Kuvvetler ayrılığı bir kere darbe aldıysa dönüş pek kolay değil.
Biz dönelim bu gelişmelerin ekonomi üstündeki etkilerine. Bu hafta iki önemli veri aldık. Bunlardan biri, 2025 yılı ikinci çeyrek büyüme verisi. Buna göre Gayri Safi Yurt İçi Hasıla yıllık yüzde 4,8 oranında büyüdü. Beklentilerin üstünde gelen bu veri aslında işlerin şikayet edildiği kadar da kötü olmadığına ilişkin bir gösterge olarak algılandı.
Ama bir taraftan da tüketimin yeteri kadar azalmadığı, para politikasının yeteri kadar sıkı olmadığına ilişkin........