menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sürdürülebilirlik toplumsal rıza meselesi

7 0
wednesday

Bugün sürdürülebilirlik adına konuşu­lanların büyük bölümü, toplumun gün­delik hayatına temas etmiyor. Hatta çoğu zaman tam tersine, hayatı zorlaştıran bir dizi kararın süslü gerekçesi hâline geliyor. Enerji maliyetleri artıyor, şehirler dönüşü­yor, demografik yapı hızla değişiyor, kamu hizmetleri zorlanıyor; ama bütün bu süreç­lerin neden gerekli olduğu, kime ne kazan­dırdığı ve bedelinin kim tarafından ödendi­ği açıkça konuşulmuyor.

Burada durup sormak gerekiyor: Toplumun rızasını üretmeden hangi dönü­şüm gerçekleşebilir?

Sürdürülebilirlik, teknik bir planlama meselesi değil. Aynı zamanda siyasal, sos­yal ve yönetsel bir denge meselesi. Bir ka­rar, uzun vadeli olabilir; ama eğer geniş ke­simler açısından adil, anlaşılır ve makul değilse, o kararın ömrü teknik hesaplardan çok daha kısa olur. Çünkü sürdürülebilir­lik, yalnızca kaynakların değil, toplumsal sabrın da yönetilmesini gerektirir.

Türkiye’de ise tam tersi bir tablo var. Ka­rarlar alınıyor, ardından bu kararların ile­tişimi yapılıyor. Yani önce sonuç, sonra gerekçe üretiliyor. Bu yaklaşım sürdürü­lebilirlik değil, olsa olsa idare edilebilirlik olabilir. Kısa vadede sistem yürür gibi gö­rünür; ama orta vadede çatlaklar büyür, iti­razlar artar, toplumsal bağ........

© Dünya