“Terörsüz Türkiye” raporları ve beliren tehlike...
“Terörsüz Türkiye” kapsamında 5 Ağustos’tan bu yana Komisyonda bulunan tüm partiler Pkk’nın silah bırakmasına ve sonrasına dair çözüm önerileri sunan raporlarını meclis başkanlığına sundu. Ardından Çarşamba günü toplanan komisyon üyeleri 20. Toplantısını gerçekleştirdi.
Toplantıda alınan kararla Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun görev süresinin 31.12.2025 tarihinden geçerli olmak üzere iki ay uzatılması oy birliğiyle kabul edildi.
Geçtiğimiz yazıda DEM Partinin raporuna dair dikkatimi çeken kısımlarını değerlendirmiştim. Bu hafta da AK Parti, MHP, HÜDA PAR ve CHP’nin raporuna kısaca değinmek istiyorum.
AK Parti, 2013 yılında başlatılan başarısız çözüm süreci tecrübesinden olsa gerek; 63 sayfalık raporunda, PKK’nın kendini tasfiye etmesi ve silahlarını tamamen bırakmasını bir "teyit ve tespit" mekanizmasının kurulması şartına bağlıyor. Suriye ve Irak sahasında, Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden hiçbir terör yapılanmasının yaşamasına ve genişlemesine müsaade edilmeyeceği, PYD’nin de 10 Mart Mutabakatı’na uyması temel şart olarak öne sürülüyor. Raporda israilin Suriye üzerindeki politikalarına da değiniliyor; Suriye’yi parçalama, istikrarsızlaştırma ve terör unsurları üzerinden vekalet mücadelesi yürütme girişimlerine Türkiye’nin kayıtsız kalmasının düşünülemeyeceği vurgulanıyor.
MHP’nin komisyona sunduğu 120 sayfalık raporunda; Pkk’nın bu kadar uzun süre ayakta kalmasının dış destek olmadan mümkün olmadığına dikkat çekiliyor. Raporda Kürtçe ana dille eğitim isteği için ‘Çok dilli üniter devlet yapısının, siyasal çatışma ve bölünmeyi getireceği’ düşüncesiyle kesin bir dille “kabul edilemez" buluyor. Raporun en dikkat çeken boyutlarından biri de MHP, mevcut sorunu bir kimlik problemi olmaktan........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Rachel Marsden