Meclis Başkanlığı seçimi, siyasi niyetlerden ari olarak, hukuk düzeni ve demokratik hukuk devleti değerleri ile yaşama ya da yaşamama dönemecine bizi getirdi. Bir toplumu bir arada tutan yalnızca ortak vatan diye tanımlanan bir coğrafya değildir. O coğrafyada birlikte tutunmaya çalışan insanların, Dini, Ulusal, Etnik değerleri yanı sıra, ekonomi ve her değeri bir şemsiye gibi sararak uygun atmosferi sağlayan; Anayasal, demokratik hukuk devleti de birlikte var olmayı sağlayan ana şemsiyedir.
Eğer o şemsiye, dünyayı saran ozon gibi yırtılırsa; yaşadığımız, fırtına, sel, sıcaklık artışı benzeri doğal afetler gibi toplumsal kaosları yaratır. Dolayısı ile Meclis Başkanlığı seçiminde yaşananlar toplumu, dünyayı saran ozonun yırtılması gibi, siyasi iklimde de sıcaklık artışı ve toplumsal kaoslara yol açar.
Dolayısı ile Meclis Başkanlığı seçiminde yaratılan krize bu temelde bakmak gerekir. Hatırlarsak, Meclis Başkanlığı seçiminin ilk devresinde, UBP Meclis Gurubunun aday gösterdiği Sayın Zorlu Töre, 4 turda da nisap çoğunluğunu sağlayamadı. Meclis Başkanlığı seçimi kilitlenmesin diye İç Tüzüğe konan 5. Turda en fazla oy alınması halinde seçilir kuralına........