Türkiye’nin 3 gastronomi rehberi
Bir Yıldız, Bir İnci, Bir Çatal: Gastronominin Üç Büyük Mührü Üzerine
Bazı ödüller vardır; bir plakete, bir sertifikaya ve bir rozetin parıltısına sığmaz. Onlar bir nevi mutfağın kaderini değiştirir, bir şefin hayatını ikiye böler; ödülden önce ve ödülden sonra diye. Gastronomi dünyasında bu büyük kırılma anlarını oluşturan üç güçlü otorite bulunuyor. Biri lastik markasından doğan yıldız; biri Fransız zarafetinin çatala dönüşmüş hâli, biri ise Anadolu’nun ruhunu inciyle mühürleyen yerli bir hafıza.
MICHELIN Rehberi, Gault&Millau ve İncili Gastronomi Rehberi…
MICHELIN Rehberi, 1889’da Édouard Michelin ve André Michelin kardeşlerin otomobil kullanımını artırmak amacıyla kurduğu küçük bir lastik girişiminden doğup, bugün gastronominin en kutsal otoritelerinden biri hâline gelmiştir. 1926’da başlayan yıldız sistemiyle restoranlar teknik ustalık, tutarlılık ve şefin mutfak karakteri üzerinden değerlendirilir. Günümüzde sürdürülebilirlik de “Yeşil Yıldız” ile bu sisteme dahil edilmiştir. Türkiye ise Michelin sahnesine geç, fakat güçlü bir giriş yapmış; İstanbul’dan sonra İzmir, Muğla ve Bodrum, 2026 itibarıyla da Kapadokya bu prestijli haritaya eklenmiştir. Michelin yıldızı o restoranın arkasındaki üreticiden tarıma uzanan tüm gastronomi ekosistemini görünür kılan küresel bir referans niteliği taşır.
Gault&Millau, 1969’da gastronomi eleştirmenleri Henri Gault ve Christian Millau tarafından, Michelin’in katı klasikçiliğine bir alternatif olarak kurulmuştur. Yıldız yerine şapka (toque) sistemi kullanan rehber, restoranları 20 üzerinden puanlayarak özellikle şefin karakterini ve tabağa yansıyan duyguyu ödüllendirir. Bugün birçok ülkede yayımlanan Gault&Millau, teknik mükemmeliyetin yanında mutfağın hikâyesini ve ruhunu da merkeze alan daha entelektüel bir değerlendirme anlayışı sunar.
İncili Gastronomi Rehberi, 2016 yılında Hürriyet Gazetesi öncülüğünde, Karaca ve Jumbo iş birliğiyle kurulmuş, Türkiye’nin yerli gastronomi hafızasını temsil eden ilk özgün derecelendirme sistemidir. Yıldız yerine “inci” kullanmasıyla hem fine-dining restoranları hem de esnaf lokantası ve sokak lezzetlerini aynı kültürel değer içinde değerlendirmeyi amaçlar.
Rehberler üzerine genel bir değerlendirme
Sonbaharın son günleri, İstanbul’un üstüne bir mutfak buğusu gibi çökerken, takvim yaprakları da garip bir hızla gastronomi ödüllerine açılıyor. 26 Kasım’da inciler sahne alıyor, 4 Aralık’ta yıldızlar göğe savruluyor, 8 Aralık’ta şapkalar........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein