Küresel güvensizlik ve arz talep dengesinin kopartılması, piyasaların dengesini bozmaya devam ediyor.
Tarımsal üretimde yaşanan aksaklıklar, gıda endüstrisinin tekelleşmesi, tüketicinin satın alma gücünün azalması, çok yönlü bir belirsizlik ortaya çıkardı. Ekonomide işler iyiye gitmiyor! Dünya iyiye gitmiyor!..
Türkiye, kendine has özellikleriyle küresel krizden hayli etkilendi. Özellikle gıda ürünlerinde yaşanan fiyat artışları, istenen istikrarın bir türlü yakalanmamasına sebep oldu.
Kendine has bir ülke benzetmesini boşuna yapmadım. Örneğin gıda ürünleri…
Bazı ürünlerin fiyatlarında yaşanan fahiş artışları, ürün yokluğuyla açıklamak mümkün değil.
Zira Türkiye, coğrafi özellikleri gereği pek çok üründe kendine yeter konumda. İç piyasaya arz sıkıntısı yaşanmadığı gibi ihracat anlamında da ciddi satışlar gerçekleştiriyor.
Türkiye, farklı bölgelerinde, farklı zaman dilimlerinde, farklı ürünlerin üretimini yapabilme kabiliyetine sahip. Yani üretimle ilgili büyük bir sıkıntı yok.
Sadece üreticinin, “Ektim ama para etmedi.” korkusunu ortadan kaldıracak ve sürekli üretime teşvik edecek politikaların geliştirilmesi gerekiyor.
Eee, o zaman sıkıntı nereden kaynaklanıyor?
Ticaret ahlakımız bozuldu, vicdanımız bozuldu, insanlığımız bozuldu… Bunlarla birlikte gıda fiyatlama davranışımız da bozuldu. Merhamet duygusunu kaybetmek üzereyiz!
Başıboşluk algısı, yapanın yanına kâr kaldığı inancı… Yasalarda var olan boşluklar. Bütün bu zayıf........