Devlet dik dururken yan yatanlar

Devletin ilkelerine uymayan ve bu ülkenin ekmeğini yiyen ne kadar yabancı şirket varsa hepsi hizaya girmek zorunda.

Fransız okulları da öyle, sosyal medya şirketleri de öyle.

Bu oldukça sıradan, normal bir şey aslına bakarsanız...

Her ülkenin hassasiyeti vardır; olmak zorundadır.

Hassasiyeti olmayan ülkeler ya bağımsız değildir ya da güçlü devletlere, güçlü şirketlere gönüllü köledir.

Herkesin malumu, ülkemiz son birkaç yüzyılda Batı’nın evirip çevirerek bir şekilde idare ettiği bir ülkeydi.

Bunu inkâr etmek mümkün değil.

Dalları uzayınca budanan, kökü kurumaya yüz tutunca da sulanan bir ağaç örneği verilir ülkemiz için...

Batılıların tarifi budur!

Tespiti kim yapmışsa doğru bir tespit yapmış.

Eskiden neydi?

Her ciddi konuda iç işlerimize karışırlar, biz de onların her sözünü emir telakki ederdik; şimdi ise önemli konularda sessiz kaldıklarında şaşırıyoruz.

Son yıllarda şahsiyetli bir dış politika izlediğimiz için bundan rahatsız olanlar var.

Sesimizin değil de sözümüzün yüksek çıkması içimizdeki........

© Diriliş Postası