CHP’nin Aşil topuğu: DEM
CHP, sırf iktidara gelebilmek için DEM’i imkânsız bir imkânlılıkla aynı anda hem davet edip hem de reddetmek gibi tuhaf bir çaba içine girdi.
Bu imkânsızlığın DEM ve CHP seçmeni için bir imkân üretmesinin en temel sebebi, her iki parti seçmeninin de katı gelenekçilikle hareket ediyor olmalarıdır.
Geleneğin gücünün hafife alınamayacağını Pascal’ın cümlesinden okuyalım: “Gelenek, salt kabul edildiği için bütün hakkaniyetleri üretir; otoritesinin gizemi buradan gelir.”
Geleneğin gücünü aşmak ve ilahi olanın bahşettiği o kozmopolitin lütfuna ermek herkese nasip olmamıştır.
Çıkarların da eşlik ettiği gelenekçiliğin otoritesi olmasaydı, İzmir yıllardır körfezin lağım kokusuna dayanabilir miydi?
Güneydoğudaki seçmen, kendisine dayatılan geri kalmışlığı kutsayabilir miydi?
Geleneğin otoritesini aşmak ve saf hakikate ulaşmak bazen ilmî örtüyü bile açabilmeyi, akademik paradokslara takılmamayı, pedagojik ütopyaları aşabilmeyi gerektirir.
Gelenek elbette önemlidir.
Lakin onun bazen toplumları dar koridorlara sokan, perspektifini daraltan, hakikatlerini gölgeleyen, delillerini karartan gücünün de farkında olmak gerekiyor.
Skolastisizmin nasıl doğduğunu hatırlamak, bu aşamada çok açıklayıcı olabilir.
Sorgulanmadan sürekli tekrar edilen metinlerin kanonlaşması (kanun) sonucunda ortaya........
© Diriliş Postası
visit website