Bir uyuşma hali ya da bir çürümenin anatomisi |
Son günlerde bahis ve uyuşturucu olaylarıyla patlak veren sosyal bünyeye ait çıbanın acısını, “uyanık” halde olanlar olarak çok derinden hissetmeye başladık.
Öyle anlaşılıyor ki ya ulaştıkları hazzın artık yetemeyişiyle ya da bir itirafçının; “Yaşadıklarımı başka türlü kaldırma ihtimalim yoktu.” ifadesiyle açığa vurduğu “mecbur” ediliş sebebiyle kendilerinden geçmek istemişler.
Artık içine sığmaya çalıştıkları bedenleri ne kadar rahatsız edici hale gelmiş ki, ruhlarını geçici olarak o bedenin dışına çıkararak ondan kurtulmaya ve bir an için de olsa -güya- her şeyi unutmaya çalışmışlar.
Ne kadar yetmeyen haz ihtiyaçları, taşınmaz yükleri ya da günahları var ki onu ancak bedenlerinin sınırlarından kurtularak telafi etmeyi seçmişler.
Geçici bir uyuşma halinin hiçbir şeyi telafi etmediğini, ayılabilenleri mutlaka fark etmiş olmalı.
Fakat artık uyuşmayı tolere edemeyen sınırlı bedenlerin bir gün geçici uyuşmadan kalıcı katılaşmaya, “rigor mortis”e yani ölüm katılığına geçtiğini de çok fazlaca örnek ortaya koydu.
Hiç yakıştıramadığınız, konduramadığınız insanların da -sebebi ne olursa olsun- zorluklarla mücadele de aciz bir yolu seçmesi ya da haz karşısında düştüğü........