Cafe – market… Denetim ve pahalılık...

Bana göre;

Cafe ve restoranlar kesinlikle fiyat olarak denetlenmemeli. Sadece sağlık ve hijyen olarak denetlenmeli. İnancımıza göre helal ve temiz olmalı…

Ama…

Fiyat olarak denetlenmesine karşıyım.

Neden?

Son zamanlarda her şeyi devletten bekler olduk... İyi de biz neciyiz?

Diyelim ki;

Bir Cafe, çayı 50 liraya kahveyi 100 liraya bir adet kurabiyeyi de 110 liraya kakalıyorsa,

Böyle bir durumda;

Devlet nerede!.. Denetim yok mu?” diye feryat edilmez.

O kafeye bir daha adım atmayarak cezalandırırım. Mecbur musun kazıklanmaya?

Ancak;

Gördüğüm kadarıyla o kafelere gidip, kazıklananların hiç de böyle bir şikâyetleri yok. Tam aksine orta ve alt gelir grubunun o kafelerden ayağı kesiliyor diye seviniyorlar.

Zaten onlar için bir masa etrafında toplanmış 3-4 arkadaşın muhabbet ettikten sonra 2-3 bin lira hesap ödemesi para mı?

Nitekim…

Geçtiğimiz Cumartesi ve Pazar günü fahiş fiyatları boykot etmek için Cafe ve Restoranlara gidilmeyecek diye çağrı yapıldı.

CHP’nin son seçimde ezici çoğunlukla kazandığı zengin bölgelerde gözlem yapan bir gazeteci, kafelerin tıklım tıklım olduğunu yazdı.

Bence hükumet, zinhar bunlara dokunmasın. Adamlar göz göre göre ütülmek isteniyorsa bıraksın ne halleri varsa görsün…

Ama…

Ama…

Marketler için aynı şeyi söyleyemem.

Buraya zengin-fakir herkes gidip alış-veriş yapmak zorunda…

Ve denetimsiz kaldıklarında aralarında anlaşma yoluna gidip, halkı kazıklayabilirler.

Hükumet;

Ticaret Bakanlığı memurlarını marketlere,

Sağlık Bakanlığı memurlarını da Cafe ve restoranların üzerine gönderip........

© Dikgazete.com