Yabancı Bilgi Manipülasyonu (FIMI) ve Avrupa’nın Yanıtı |
Doppelgänger, Portal Kombat, Spamouflage… İlk bakışta yeni çıkan bilgisayar oyunlarının isimlerini andırıyor olabilir. Oysa bunlar, yabancı aktör kaynaklı bilgi manipülasyonu operasyonlarına verilen isimler. Dezenformasyonun ötesine geçen, daha koordineli ve daha stratejik bir hibrit güvenlik sorunuyla karşı karşıyayız: FIMI – Foreign Information Manipulation and Interference, yani Yabancı Bilgi Manipülasyonu ve Müdahalesi.
Artık sadece “internet kirlenmesi” ya da “yanlış bilgi sorunu” gibi dar çerçevelerle açıklanamayan bu olgu, seçim güvenliğinden dış politikaya kadar geniş bir yelpazede etkiler üreten bir güvenlik meselesi hâline gelmiş durumda.
FIMI’yı klasik dezenformasyondan ayıran şey, yanlış içeriğin varlığından çok bunun nasıl, kimler tarafından ve ne amaçla dolaşıma sokulduğudur. Kasıtlı, organize ve çoğu zaman devlet bağlantılı aktörler tarafından yürütülen bu operasyonlar yalnızca gerçeği çarpıtmakla sınırlı değildir; bağlamı bozmak, seçici veri sunmak, duygusal tetikleyicileri manipüle etmek ve toplumsal fay hatlarını derinleştirmek gibi yöntemler kullanarak demokratik süreçleri, kurumlara duyulan güveni ve kamuoyu algısını hedef alır.
Bu nedenle FIMI’nın ayırt edici unsuru, içeriğin doğruluk derecesinden ziyade onu üreten ve yayan ağın davranışsal özellikleridir. Sahte medya siteleri, klonlanmış haber platformları, koordineli bot ağları, çok katmanlı paylaşım mekanizmaları ve yapay zekâyla üretilmiş içerikler bu davranışsal örüntülerin temel araçlarını oluşturur.
FIMI tartışmasının kurumsal zemini açısından, Avrupa Dış Eylem Servisi (EEAS) tarafından geliştirilen çerçeve kritik önem taşıyor. EEAS’in FIMI Tehdit Raporları serisi, hem kavramın sınırlarını netleştiriyor hem de manipülasyonun nasıl tanımlanacağına dair ortak bir dil oluşturuyor. Bu raporlar FIMI’yi yalnızca içerik temelli bir sorun olarak değil, davranışsal örüntüler üzerinden analiz edilmesi gereken bir güvenlik tehdidi olarak sınıflandırıyor. Özellikle EEAS’in “5D” modeli (Dismiss, Distort, Distract, Dismay, Divide) operasyonların stratejik amaçlarını kategorize ederek, hangi manipülatif davranışların hangi niyetle sergilendiğini anlamamızı sağlıyor.
EEAS verileri FIMI faaliyetlerinin yıllara göre ölçeğine ilişkin önemli bir tablo sunuyor. İlk FIMI raporuna göre 2022’de 100 olan FIMI vaka sayısı, 2023’te 750, 2024’te ise 505 vaka olarak kaydedilmiş. Ukrayna’nın Rusya bağlantılı FIMI operasyonlarının ana hedeflerinden biri olduğu görülüyor. 2024’te kaydedilen 505 vakanın 257’si —yani yaklaşık yarısı— Rusya kaynaklı aktörlere atfediliyor. EEAS bu örneklerde sahte görsel/video üretimi, bağlam bozma, koordineli hesap ağları ve çapraz platform anlatı çoğaltımı gibi taktiklerin yoğunlaştığını gösteriyor.
Rusya’nın yanı sıra Çin de kamuoyunu biçimlendirmeye yönelik kasıtlı müdahalelerde bulunan önemli bir FIMI........