Tarık Akan 75 yaşında

Ülkede kadınlara şiddetin her geçen gün yoğunlaştığı, adeta meşrulaştırıldığı; ahlaksızlığın tavan yaptığı bir dönemdeyiz. Devlet, kadınları ve çocukları koruyamazken, tam tersine yanlış politikalarla bu şiddeti körüklerken, şiddeti protesto edenlere saldırırken, başka herhangi bir şeyden söz etmek insana zül gibi gelse de kendimi zorlamalıyım diyorum!

Birkaç gün sonra, 13 Ekim’de canımız, arkadaşımız, ülkemin aydınlık yüzü Tarık Akan, yaşasaydı eğer 75 yaşında olacaktı. Sevenlerinin kalbinde yaşamayı sürdürdüğü için biz ona güzel bir yaş günü hazırladık. Biz, yani kurucu ve yöneticilerinden olduğu Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı. O vakfımızın en çalışkan neferiydi. 13’ü akşamı saat 18.00’de Şişli Belediyesi’nin katkılarıyla Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’nde, dostlarının katılımıyla bir tören düzenledik. En önemlisi, başrolde oynadığı, Cannes Film Festivali olmak üzere dünyada sayısız ödül kazanmış, Türkiye’de yıllarca yasaklanmış “Yol” filmi de gösterilecek. (Yılmaz Güney-Şerif Gören). Törenimiz ücretsiz ve katılıma açıktır. Hepiniz davetlisiniz!

İşportacılık, cankurtaranlık, gazoz satmaktan hamallığa girip çıktığı işler, hep bıçkın bir delikanlının para kazanma çabalarıydı. 1970’te Ses dergisi yarışmasına katılması da babasına ve kendisine o kış birer palto alabilmek içindi. Çok yakışıklıydı. Muhteşem bir gülüşü, aydınlık bir yüzü, ışık saçan gözleri vardı. Birinci oldu. Tahsin Tarık Üregül iken “Tarık Akan” oldu.

Yeşilçam sinemasının 70’li yıllarda onun gibi “temiz yüzlü”, “iyi aile çocuğu”, “ boylu boslu jön”e gereksinimi vardı. Popüler sinemanın “esas oğlanı” oldu. Onun değişimine yol açan kişi Vasıf Öngören’dir. Yazar, yönetmen, önemli bir........

© Cumhuriyet