Sıfır noktası... |
Bir süredir gözüm Nepal’deki gelişmelerde... Dünyanın öteki ucu, Himalayaların eteklerinde, iki devin, Hindistan ve Çin’in arasına sıkışmış bir ülke. 30 milyonluk nüfusu var ama haftalardır dünya manşetlerinde. Çünkü Nepal yanıyor. Siyaseten, toplumsal olarak, hatta kelimenin gerçek anlamıyla...
Kendilerine “Gen Z” diyen gençlerin başlattığı protestolar, hükümeti devirdi ama yangını söndürmeye yetmedi. Geçici başbakan Sushila Karki’nin sözleri sarsıcı: “Tüm kurumlar, tüm belgeler yok edildi. Sıfır noktasındayız.”
Bir ülke kendi halinde yaşarken nasıl bu noktaya gelir?
Kıvılcımı çakan, hükümetin sosyal medyayı yasaklaması oldu. Ama mesele çok daha derin: yıllardır biriken öfke, işsizlik, yolsuzluk, aynı yüzlerin siyasetten gitmemesi... Gençler bu kez örgütlüydü. WhatsApp, Discord gibi çevrimiçi sohbet gruplarından haberleştiler; sokaklara çıktılar. Talepleri büyük laflar değil: Yolsuzluğa son, şeffaf yönetim, iş ve eşitlik. Yani her gencin hakkı olan bir gelecek.
Nepal’in siyaset sahnesinde uzun yıllardır hep aynı aktörler vardı: Oli, Deuba, Prachanda... On yıllardır koltuklarını bırakmayan bu isimler gençlerin gözünde geçmişin gölgesiydi. Çekilmeyince de sokaklardaki öfke büyüdü.
Yangınlarla birlikte devletin binalarıyla beraber hafızası da yok oldu. Mahkeme dosyaları, doğum kayıtları, uluslararası anlaşmalar... Hepsi kül. Düşünün, 60 bin dava dosyasının yandığı bir ülkede adalet........