103. yıl...
Buruk, öfkeli ama öte yandan coşkulu... En büyük ulusal bayramımızı bu duygularla kutladı halk. Ama sorularla: Büyük bir ideal üzerine inşa edilmiş, yoktan var edilmiş bir ulusun kendi kendini yönetme bilinci, hukukun üstünlüğüne dayalı egemenliği 102 yılın sonunda nereden nereye geldi? Hangi değerleri yitirdik, onların yerini neler aldı? Önümüzde bir hedef var mı? Varsa ne? Bu sorular kafalarda yürüdük, ellerimizde bayraklarla... Güzel olan, Cumhuriyetin kuruluş değerlerine bağlılığın son derece güçlü olmasının bir kez daha sergileniyor olmasıydı. Bir de gençler. Onlar da çok güzeldi: “Buradayız, ülkemize, Cumhuriyetimize sonuna kadar sahip çıkacağız” mesajının son derece güçlü olarak veren gençlerimiz. O kadar. Başka var da ben mi göremiyorum?
Sorumun ilk yanıtlarından birini 103. yılın ilk saatlerinde Gebze’de 7 katlı bir binadan gelen çıtırtılar veriyor. Güya deprem yönetmeliğine göre yapılmış, güya iskânı bile alınmış. Sabaha karşı çöküyor. Göz göre göre ölüme........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein
John Nosta
Rachel Marsden