Akademik beyin göçü - Prof. Dr. Osman İnci

Akademisyenler, düşünen insanlar, nitelikli, başarılı, üretken, verimli ve iyi yetişmiş değerlerimiz, ülkeyi terk ediyorlar. Beyin nereden göçüyorsa orası kaybeder, beyne kim kapılarını açıyorsa orası kazanır. Beyin göçü az gelişmiş ülkelerden gelişmiş ülkelere doğrudur.

Gelişmiş ülkeler arasında “beyin göçü” savaşı yaşanmaktadır. Gelişmiş ülkeler üretken, düşünen, yüksek performanslı kadrolardan kendi eğitim ve araştırma kurumlarında, teknolojisinde yararlanma yarışında.

Türkiye beynini kaybediyor. Bizim açımızdan beyin göçü Türkiye’nin beka (kalıcılık) sorunudur. Gidenler yalnızca akademisyenler değil, bilişim ve iletişim teknolojisi elemanları, mühendisler (bilgisayar, elektrikelektronik, otomotiv) ilk sıralardalar. Ülkemizde ise beyin göçünün yoğunlaştığı sanayi sektörlerinde nitelikli eleman sıkıntısı ciddi boyutta. Nitelikli eğitim alınan ülkede kişinin eğitimine uygun iş olanağı yoksa istenmese de göç bir seçenektir. Beyin göçü salt ekonomik değil, aynı zamanda güven ve huzurlu çalışma ortamı, gelecek arayışıdır.

Bilimde düşünmek için uygun koşullar gerekir. Eskiden düşündüklerini uygulamak için giderlerdi, son yıllarda düşünmek için gidiyorlar. Böylece gelişmekte olan ülkeler bin bir emekle yetiştirdiği, kalkınmada stratejik özelliğe sahip, kıt insan sermayesini de kaybetmektedir. Bu bilimsel, eğitimsel, ekonomik, sosyal ve kültürel kaynak kaybıdır. Ülkenin kalkınma sürecini yavaşlatır, hatta göçün........

© Cumhuriyet