Fikir üreten fabrikadan sessiz kalan fabrikaya

Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) 1971’de Feyyaz Berker ve bir grup iş insanı tarafından kurulurken Vehbi Koç, derneği şu sözlerle tanımlıyordu:

“Bugün, fikir üreten bir fabrika kurmaya karar verdik...” Gerçekten de TÜSİAD, sermayenin örgütlü biçimde sahneye çıktığı o tarihten itibaren Türkiye’nin ekonomi ve siyaset dünyasında hep etkin oldu.

Kimi zaman cesur bildirilerle kimi zaman da liberal politikaların öncüsü olarak Türkiye ekonomisinin yönünü belirleyen aktörlerden biri haline geldi. 12 Eylül sonrasında Özal reformlarının arkasında, Avrupa Birliği sürecinde yükselen seslerin en önünde hep TÜSİAD vardı.

AKP iktidarı ile ilişkiler ilk yıllarda görece yumuşak seyretse de her genel kurul, her rapor açıklaması yeni bir gerilime yol açtı. Otoriterleşme arttıkça TÜSİAD’ın her eleştirisi “düşmanlık” olarak damgalandı. “Milli ve yerli sermaye” söylemiyle giderek daha fazla dışlandı.

Bu........

© Cumhuriyet